Zamanın 1974’te donduğu yer Kapalımaraş

Tarih 13 Ağustos 1974… Türk Silahlı Kuvvetleri İkinci Kıbrıs Barış Harekatı’nı düzenlemiş, binlerce Türk’ün katledildiği kanlı saldırılar artık son bulmuştu… Hava sıcaktı… Adanın en sıcak noktası ise Gazimağusa’da bulunan Kapalımaraş’tı… Kıbrıslı Rumların oturduğu bölge artık Türk ordusunun eline geçmişti. Kıbrıslı Rumlar adanın güneyine doğru geçerken askerî yasak bölge ilan edilen Kapalımaraş’ta zaman 1974’te donmuştu…

50 YIL ÖNCESİNE YOLCULUK

Tarih 8 Ekim 2020 Perşembe… Tam 46 yıl boyunca kapalı kalan şehir, Kuzey Kıbrıs Türkiye Cumhuriyeti Turizm Kültür Gençlik ve Çevre Bakanlığı’nın girişimleriyle hayata yeniden kapılarını açtı… 4 yıldır binlerce ziyaretçi ağırlayan bu hayalet şehri, Ada Kıbrıs projesi kapsamında gezdik. Bölgeyi keşfetme duygusu dahi insanı heyecanlandırmaya yetiyordu… Hâlâ askeri denetimde olan bölgeye adım atar atmaz sanki bir zaman makinesine girmiş, 50 yıl öncesine yolculuk yapıyordum… 1974 yılına…

GRİ, SOĞUK VE METRUK

Binalar, lüks oteller, bankalar, eğlence merkezleri ve dükkânlar… Ve hatta inşaat aşamasında olan binalar, vinçler… Hepsi ayakta… Ancak hepsi gri, soğuk ve metruk… Bütün binaların camları kırılmış. Bazıların ise sıvaları dökülmüş, demirleri pas tutmuş… Dükkânlardaki levhaların boyaları solmuş… Bankaların kapılarına kilit vurulmuş. Restoranlarda tabaklar kırılmış, masaların bazıları ayakta kalmış…

BİR FİLM PLATOSU GİBİ

Koca bir film platosunun içerisinde gibiydim… 1974 yılını hissediyorum tüm hücrelerimde… Plaj, konaklama ve eğlence mekânlarıyla bir zamanlar Ortadoğu’nun Las Vegas’ı olarak anılan bu bölge, dünyaca ünlü isimlere de ev sahipliği yapmış. Hollywood sinemasının en büyük kadın yıldızlarından Sophia Loren’den ‘menekşe’ gözleriyle ünlü Elizabeth Taylor’a kadar birçok starın en uğrak noktası olan Kapalımaraş, Brigitte Bardot’ın da ilk çekimlerine ev sahipliği yapmış ve hatta onun yıldız olmasını da burası sağlamış.

SESSİZLİĞİN İÇİNDE BİR SES

Bölgenin bazı yerleri yeniden hayat bulmaya başlamış. Örneğin Bilal Ağa Mescidi… 20 Temmuz 2021’de yani tam 47 yıl sonra yeniden ibadete açılan Bilal Ağa Mescidi’nde okunan Kur’an sesi sokakları dolduruyor. Onca sessizliğin içinde huzur veren bu ses, bölgede de yaşamı yeniden diriltiyor. Rengarenk çiçeklerle çevrili olan mescit, bunca griliğin içinde insana umut veriyor…

PLAJLAR ARTIK CANLI

Maraş’ın canlı olan bir diğer noktası ise plajları… Dünyanın en güzel plajlarına ev sahipliği yapan bölgede çocukların kahkaha sesleri şehre bir mutluluk katıyor. Bisikletler ve bugy’ler ile bölgeyi gezenler ise hayatın aslında durmadan aktığını hissettiriyor. Maraş metruk binalarıyla her ne kadar 1974 yılında kalmış olsa da aslında bize hayatın devam ettiğini fısıldıyor.

DÜNYANIN İLK 7 YILDIZLI OTELİ

İngiliz Kraliyet ailesinin yaptığı söylenen Golden Sands Hotel, rivayete göre dünyanın ilk 7 yıldızlı oteliymiş. 6.5 kilometre uzunluğunda plajıyla ünlü Maraş, Kıbrıs adasının otel ve yatak kapasitesinin yarısından fazlasını elinde bulunduruyormuş. Şehirde çok canlı olan turizm faaliyetlerinin yanı sıra 300 civarı ticari iş yeri, 99 eğlence merkezi, 25 müze, 24 sinema ve tiyatro, 21 banka ve iki spor tesisi varmış. Hâla ayakta olan bu binalar, şimdilerde bir hayalet şehrin birer oyuncuları olmuş… Yaşlı, yorgun ama mağrur birer oyuncu…

DUVARDAKİ DON KİŞOT

Sokaklarda ilerledikçe yıkılmaya yüz tutmuş iki katlı bir bina çarpıyor gözümüze… Bölgenin en ünlü restoranlarından biri olan bu bina, ünlü bir ressam tarafından açılmış. Restoranın ne masası kalmış ne tabakları… Ancak bir duvarına çizilen “Don Kişot” resmi adeta zamana meydan okumuş… Boyaların canlılığı, resmin güzelliği öyle bir işlemiş ki duvara, ‘şehir yıkılsa ben ayaktayım’ demiş adeta…

NEDEN KAPATILDI?

Osmanlı Devleti’nin, 1878’deki Rusya ile yaptığı savaştan yenilgiyle ayrılmasının ardından, yardım karşılığı İngiltere’ye kiralanan Kıbrıs, 5 Kasım 1914’te ise İngiltere tarafından tamamen ilhak edildi. Kıbrıs’ın ve Anadolu’nun batı yakasının Yunanistan’a bağlanmasını hedefleyen “Enosis” hayallerini 1821’den beri sürdüren Kıbrıslı Rumlar, İngiltere yönetiminde Yunanistan’ın desteğiyle bu planlarını açıkça ilan etmeye başladı. Kıbrıslı Rumlar, adanın tamamını diplomatik yollardan ele geçiremeyeceklerini anlayınca terör örgütü “EOKA”yı kurdu. 1 Nisan 1955’te kanlı eylemlerine başlayan örgüt, 1958 sonuna kadar 400 Rum, 109 Türk ve 100 İngiliz’i öldürdü, 33 Türk köyünde yaşayanlar ise EOKA’nın faaliyetleri nedeniyle göç etmek zorunda kaldı. Saldırılar karşısında direniş teşkilatları kuran Kıbrıslı Türkler de güçlerini 1958’de Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT) çatısı altında birleştirdi. 11 Şubat 1959’da imzalanan antlaşmalarla İngiltere, Türkiye ve Yunanistan devletlerinin garantörlüğünde Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kurulması kararlaştırıldı. Kıbrıs Türk toplumuna 1960 Anayasası ile sağlanan haklar, 1963’te Rum tarafının tek taraflı kararı sonrası kaldırıldı ve Türk toplumuna karşı silahlı saldırılar yeniden başladı. EOKA’nın Lefkoşa’nın Tahtakale semtinde 20 Aralık 1963 gecesi otomobillerine açılan ateş sonucu Kıbrıs Türkü Zeki Halil ve Cemaliye Emirali’nin şehit edilmesiyle başlayan “Kanlı Noel” saldırılarında, 364 kişi şehit düştü, 103 Türk köyü boşaltıldı, 25 bin kadar insan evlerinden edildi. 24 Aralık 1963’te Kıbrıs’taki Türk Alayı’nda doktor olan Binbaşı Nihat İlhan’ın eşi Mürüvvet İlhan ile çocukları Murat, Kutsi ve Hakan banyo küvetinde öldürülmüş halde bulundu. Bu olay tarihe “Banyo Katliamı” olarak geçti. 5 Ağustos 1964’te Rum ve Yunan birlikleri Erenköy bölgesindeki Kıbrıs Türk halkına karşı saldırıya geçti. Türkiye bu durum üzerine sınırlı bir hava harekatı düzenledi ve Rum birlikleri bozguna uğratıldı. 8 Ağustos 1964’te uçağı düşürülen Türk pilot Yüzbaşı Cengiz Topel, hiçbir yara almadan Rumlara esir düştü. Topel, daha sonra yapılan Rum işkenceleri sonucu şehit oldu. Türkiye, 20 Temmuz 1974’te garantör devlet olarak müdahale hakkını kullandı ve Kıbrıs Barış Harekatı’na başladı. Birleşmiş Milletlerin çağrısı üzerine 22 Temmuz 1974’te ateşkes sağlandı. Taraflar arasında 25 Temmuz 1974’te “Cenevre Görüşmeleri” başladı. Yunanistan ve Rum tarafının, istekleri kabul etmemesi ve adadaki Türk halkına karşı katliam yapma ihtimalleri ikinci harekatı zorunlu hale getirdi. Bu kapsamda, “Ayşe tatile çıksın” parolasıyla 14 Ağustos 1974’teki “İkinci Kıbrıs Barış Harekatı” ile adaya barış ve huzur getirildi. 1974 Kıbrıs Harekâtı’nda Kıbrıslı Rumlardan oluşan nüfusu tarafından terk edilen bölge, harekât sonrası askerî kontrolde kalmış, büyük bir kısmı yerleşim ve iskâna kapatılmıştı. Yeşil Hat’ın hemen kuzeyinde yer alan Maraş sahil şeridi 8 Ekim 2020’de yeniden kullanıma açıldı.

Yorum yapın