Türkiye, Milli Enerji ve Maden Politikası çerçevesinde yenilenebilir enerji alanında devrim niteliğinde çalışmalara imza atarken, yapılan kapasite tahsislerinin daha hızlı yatırıma dönüşebilmesi için de “Süper İzin Mekanizması”nı devreye alacak. Eerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Başkanı Mustafa Yılmaz, yenilenebilir enerji alanında alınan lisansların sahaya daha hızlı yansıması için “Süper İzin Mekanizması” kurulumunun çalışıldığını belirterek, “Enerji Bakanlığımız ilgili kurumlarla işbirliği içinde; izin süreçlerini kısaltıp daha kısa sürede daha fazla yatırımın sahaya yansımasının önünü açacak süper izin konusunu çalışıyor” dedi.
YATIRIMLAR HIZLANACAK
EPDK Başkanı Yılmaz, SABAH’a yaptığı değerlendirmede, bugün tüm lisanssız ve lisanslı güneş ve rüzgâr enerji santrali projelerinin toplamının yaklaşık 86 bin 300 megavat düzeyinde olduğunu anlattı. Yılmaz, “Avrupa’da pek çok ülkenin kurulu gücünün üzerinde bir rakam bu. 31 bin 800 megavat depolamalı güneş ve rüzgâr önlisansımız bunun bir kısmı sahaya yansıdı, kalan kısmı ile ilgili çalışmalar devam ediyor. 14 bin 700 megavat düzeyinde olan işletmede RES ve 1600 megavat işletmede GES lisansımız var. Bunlar ülkemizin enerjisine katkı sunmaya devam ediyor. Ayrıca 6 bin 720 megavat düzeyinde lisanslı GES ve RES’in de işlemleri sürüyor” dedi. Her sektörde olduğu gibi enerji sektöründe de yatırımların hayata geçmesinin belli bir zaman aldığını ifade eden Yılmaz, şunları anlattı: “Rüzgâr yatırımlarında pek çok hassasiyeti gözetmeniz gerekiyor. Kamulaştırma ve ÇED süreçleri, Ama Avrupa’da mesela Almanya’da bu yatırımlar için izin süreçleri 7-7.5 yıl sürerken bizde 3 yıl içinde tamamlanıyor. Biz kurum olarak olabildiğince çok lisans veriyoruz ki, olabildiğince çok yatırım sahaya yansısın. Bakanlığımız halen ilgili kurumlarla işbirliği içinde; izin süreçlerini kısaltıp daha kısa sürede daha fazla yatırımın sahaya yansımasının önünü açacak süper izin konusunu çalışıyor.” Yılmaz, Türkiye’nin 5-10 yıl içinde yenilenebilir enerjide Avrupa’nın ekipman üretim merkezi olacağına inandığını söyledi.