Başkan Erdoğan’ın Türkiye ile Suriye’nin normalleşmesiyle ilgili sözlerini hatırlatan Çelik, “13 yıldan beri süren bir tablo var orada. Bu tablo çerçevesinde bu normalleşme konusu bütün dünyada da gündem oldu. Burada baştan beri sürdürdüğümüz tutkumuzu sürdürüyoruz. Biz Suriye’nin toprak bütünlüğünden yanayız. Suriye halkının iradesinden yanayız. Herhangi bir şekilde Suriye’nin toprak bütünlüğüne ve milli bütünlüğüne, milli birliğine karşı bir tutum içerisinde olmasını hoş görmeyiz. O sebeple de Cenevre sürecini ve Astana sürecini birbirine alternatif görenlere karşı biz Cenevre sürecini ve Astana sürecini birbirinin tamamlayıcısı olarak gördük ve o şekilde değerlendirdik. Böylece rejimle muhalefetin aynı zeminde buluşmasını sağladık. Bu çerçevede oradaki varlığımız Suriye’nin toprak bütün karşı değildir. Orada bir teröristten kurdurulma çabalarına karşıdır. İşte bazı müttefiklerimizin desteğiyle bir teröristten kurma planlarını görünce bunlar çeşitli harekatlarımızla darmadağın edilmiştir. Böylece hem Türkiye’nin milli güvenliğine terk etme bertaraf edilmiştir. Hem de Suriye toprak bütünlüğünü ve milli birliğinin korunması konusunda irademiz ortaya koyulmuştur. Biz bize güvenen Bizimle hareket eden hiç kimsenin mağdur olmasına hiçbir şekilde müsaade etmeyiz” şeklinde konuştu.
KAYSERİ’DEKİ OLAYLAR
Kayseri’de meydana gelen olaylar ve Suriye’nin kuzeyinde meydana gelen olaylar hakkında konuşan Çelik, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“Bir takım provokatörlerin iş başında olduğunu göstermektedir. Bu normalleşme söylemine karşı bir takım siyasi sabotajlar söz konusu olmuştur. Gerek kamu güvenliği açısından gerekse Suriye’de yürüttüğümüz faaliyetler açısından bunlara gereken cevap verilmiştir. Özellikle şanlı bayrağımıza dönük saygısızlık yapanların hepsinin özür dilemesi, Milli İstihbarat Teşkilatımızın güçlü çalışmasıyla Silahlı Kuvvetlerimizin güçlü çalışmasıyla sağlanmıştır.”