Saldırgan köpek sorunu nasıl çözülecek?

KAYNAKCNN TÜRK

“Hayvanlar arasında sağlıklı iletişim için ilk önce eğitimli insanlar gerekir. Hayvanlara nasıl davranmayı ilk önce bizim bilmemiz gerekir.”

Hala insanlar mama yiyen hayvana dokunmaya kalkmakta uyuyan hayvanı sevmeye kalkmakta, yavrusu olan hayvana yakınlaşmakta. Eğer uzaktan üstüne koşan bir hayvan geliyorsa onun önüne geçip kendisi av olarak koşmaya başlamakta.”

Kimi sokak köpeği kimi sahipli. Kimi zaman saldıran onlardı kimi zamansa şiddet gören. Sayıları arttıkça şiddet ve saldırı haberleri de daha fazla yer buldu ekranlarda ya da gazete manşetlerinde kendine. Türkiye’nin üzerinde uzun süredir tartıştığı herkesin farklı bir yaklaşımda bulunduğu bir sorun var şu sıralar gündemde. Başıboş, saldırgan sokak köpekleri.

“Bu hayvanlar bir problem değil bu hayvanlar bizimle beraber yüzyıllardır yaşayan mahallemizin köpeği depremde bizim can dostumuz oluyorlar, terörle ilgili silahların bulunmasında yardımcı oluyorlar.”

Artık bu dostluk, verilen kayıplar, saldırı ve şiddet vakalarıyla anılıyor. Ama iki taraf da insan. Kimi insandan kimi sokaktaki hayvandan yana. Peki bunun bir uzlaşı alanı yok mu?

Hayvan Hakları Avukatı Deniz Tavşancıl bu soruya, “2021 yılında da hayvanları daha güçlü koruyacak yeni bir yasa yürürlükte orada bir defa hayvanlar mal kapsamı olmaktan çıktı canlı oldukları kabul edildi. Hayvana şiddet hapis cezalarıyla cezalandırılmaya başlandı” şeklinde yanıt verdi.

Dünya üzerinde sadece insanların yaşamadığı düşünüldüğünde hayvanlar için de yasalar bulunmakta. Hayvan haklarının birinci maddesinde “hayvanların acı, ıstırap ve eziyet çekmelerine karşı en iyi şekilde korunmaları, her türlü mağduriyetlerinin önlenmesi sağlanmalı.” ifadelerine yer verilmiştir.

Dünya nüfusu son yüzyılda büyük bir ivme kazandı, bazı canlı türleri yok olmanın eşiğindeyken özellikle sokak hayvanlarında bunun aksi bir çoğalış var. Artan bu hayvan popülasyonu hem insanların güvenliğini hem de hayvanlar arasındaki güvenliği de riske atıyor.

Birinci sorun başıboş sokak hayvanlarının orantısız artışı, ikinciyse sahipli ya da sahipsiz olsun, tüm hayvanların saldırabilme riskinin olabilmesi. Özellikle kedi ve köpeklerin hiçbir neden yokken saldırdığı görüntüler sıkça sosyal medyada paylaşılıyor. Peki hayvanlar gerçekten de bir sebep olmadan saldırır mı?

Köpek eğitmeni Onur Taşyontar konuyla ilgili, “Hormonsal sebepler vardır köpek sahibinin bazı yapmadığı şeyler vardır köpeğine işte sosyalleşmesi ilk olarak bunun gibi çok sebep vardır. Agresyona sebep olan ama hepsi çözülebilen durumlardır” ifadelerini kullandı.

“Hayvanların saldırabilme ihtimalleri insanları tedirgin edebiliyor. Sokakta bakılan herhangi bir hayvan ya da evcil hayvan sözünüzü dinlemiyor, size ve çevrenize agresif davranıyorsa veteriner hekimler ya da köpek eğitim uzmanlarından yardım alabilirsiniz.”

Peki bir sokak hayvanı bize saldırdığında hukuki açıdan ne yapılabilir? Haklarımız nelerdir?

“Belediyelerin sorumluluğu vardır, bizim de vatandaş olarak toplumsal olarak onlara karşı bir sorumluluğumuz ve görevimiz vardır. Böyle durumlarda belediyeler tarafından tabi ki de dava edilebilir.”

Sahibi olan bir köpek tarafından saldırıya uğradığınızı düşünün. Bunun suçlusu hayvan mıdır yoksa sahibi mi? Cezai süreç şu şekilde ilerliyor.

“Hayvan sahibi gözetimlerindeki hayvanların her şeylerinden sorumludurlar bu kusursuz sorumluluk halidir tüm maddi manevi zararları öder Türk Ceza Kanunu kapsamında da 6 aya kadar bir hapis cezasıyla da yargılanma ihtimali vardır çünkü hayvanını tehlikeye sokar derecede serbest bırakmaması gerekir.”

Bunun tersi durumlar da olmuyor değil. Bir insan da hiçbir neden yokken sokak hayvanlarına şiddet uygulayabiliyor.

“Hayvan kasıtlı öldürülüyorsa eğer 6 aydan 4 yıla kadar hapis cezasıyla yargılanabilir eğer hayvan istismarı tecavüzü söz konusuysa 6 aydan 3 yıla kadar hayvana şiddet ve eziyet söz konusuysa 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır. Şiddet esasında toplumsal şiddetin ilk adımıdır toplumun korunması için hayvanların korunması gerekir.”

Sokak hayvanlarının uyutulması ne demek? Hayvanların uyutulması ne anlama geliyor?

Hayvan sayısıyla paralel olarak artan başıboş hayvan sorununa hayvan barınaklarıyla çözüm bulunuyor ama çoğunlukla bu ya yetersiz ya da göstermelik oluyor. Ama işini iyi yapanlar da var elbette.

Peki ideal bir barınak nasıl olmalı? Hayvanı alıkoymalı mı yoksa ona hayatının kalanında huzurlu bir yaşam mı vermeli?

“Ama ilk aşamada şehirler bunu yapsalar ya da nüfusu büyük olan ilçeler bütçeleri de var ama bakım evini bir tutsakhane gibi değil bir hapishane gibi değil bir hastane olarak çalıştırmaları gerekiyor.”

Türkiye’de başıboş sokak hayvanı tartışmaları Avrupa’da yıllar önce iyi kötü tartışmalarını geride bırakılmış ve birçok çözüm hayata geçirilmiş. Örneğin Almanya’da köpek sahiplenmek vergiye tâbi. Fransa’da evcil hayvanını sokağa bırakanlara üç yıla kadar hapis ve para cezası verilirken, Belçika’da sahipsiz hayvanlar ömürlerinin sonuna kadar barınaklarda kalır. Bu durumsa ülkemizde sokak hayvanlarının aşılanmasının ardından sokağa geri salınması şeklinde gerçekleşir.

Türkiye’de bu konu son zamanlarda Meclis’e de taşındı. Farklı öneriler olsa da üzerinde en çok durulan uyutma yöntemi. Peki uzmanlara göre saldırgan köpek sorununun çözümü nedir?

“Sizin şelaleyi ana hattından ana musluğundan kapatmanız gerekiyor, ondan sonra hayvan bakımevlerinin tedavi merkezi olarak çalışması gerekiyor kademeli olarak zaten kısırlaştırmayla bu nüfusu zaten düşecektir.”

Resmi kaynaklara göre nüfusu dört milyon ancak 8 milyona yakın olduğu söylenen başıboş köpek sorunu için net bir sonuç henüz alınamasa da çözüm arayışı sürüyor.

Saldırgan köpek sorunu nasıl çözülecek? AK Parti’den açıklama

Yorum yapın