“ÜLKE BÖLÜNECEK” KORKUSU, YERİNİ ÖZGÜVENE BIRAKTI”
Siyasette elbette kendiniz kadar, toplum kadar; rakipleriniz de önemlidir. Ülkemiz genelinde bütün bu değişimleri gerçekleştirirken, muhalefeti de, en azından söylem düzeyinde, dönüştürmeyi başardık. Örneğin, başörtüsü artık bazı kesimler için “öcü” olmaktan çıktı. Zaman zaman bazı marjinaller tarafından küstahlıklar sergilense de, Türkiye, bir bütün olarak bu özgürlük konusunda mutabakat sağladı. Namaz, oruç, sakal, Kur’an, Kur’an eğitimi gibi konularda bir kesimin alerjisi önemli ölçüde törpülendi, aşındı. Atılan her özgürlük adımı karşısında, “laiklik elden gidiyor” veya “ülke bölünecek” korkusu, yerini büyük oranda özgüvene bıraktı.
“CHP’NİN MİLLETLE KAVGASINI BİTİRMESİ EN ÇOK BİZİ MUTLU EDECEKTİR”
Terörle mücadele konusunda eskisinden çok daha iyi bir yerdeyiz. Farklı fikirlere, farklı hayat tarzlarına saygı noktasında göreve geldiğimiz döneme kıyasla ciddi mesafe aldık. Millete tepeden bakanları, milleti “göbeğini kaşıyan adam” olarak görenleri her seçimde yenilgiye uğratarak, milli iradeyle barışmaya; Türkiye gerçeklerini kabullenmeye mecbur bıraktık. Ne eski CHP Genel Başkanının “helalleşme” kurnazlığını, ne de mevcut CHP Genel Başkanı’nın “normalleşme” söylemlerini; AK Parti’nin 23 yıllık mücadelesinden bağımsız okumak mümkün değildir. Şunu artık milletimizin tamamı görmektedir: On yıllardır jakobenizmin, vesayetin, yasakların bekçiliğini yapan CHP; eski alışkanlıklarını pervasızca sürdürmekte artık zorlanmaktadır. Ana muhalefet partisindeki vitrin değişikliğinin, ne kadarının vizyon ve zihniyet değişimine tahvil edileceğini elbette zamanla göreceğiz. CHP’nin milletle kavgasını bitirmesi en çok bizi mutlu edecektir. Bizim temennimiz; CHP’nin milletin değerleriyle barışması, milli iradeye teslim olması, demokrasiyi içselleştirmesi, yani normalleşmesidir.
Başkan Erdoğan: “Temennimiz CHP’nin milletin değerleriyle barışması”
Şunu tüm samimiyetimle söylemek isterim, Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı sınamalar yeni bir siyaset diline, yeni bir siyaset tarzına ihtiyacı had safhaya çıkarmıştır. Terörle mücadele, ailenin korunması, tüm dünyada artan İslam karşıtlığı gibi tehditler, iktidar ve muhalefetiyle daha fazla konuşmamızı, temas ve diyalog halinde olmamızı elzem kılıyor. Milli çıkarlarımızı koruma ve savunma noktasında hep beraber kararlılık göstermemiz gerekiyor.