Kredi kartlarına “SGK ayarı” nasıl işleyecek?

Yazının başlığını görünce eminim “kredi kartlarına SGK ayarı nasıl yapılabilir ki?” dediğinizi duyar gibiyim.

 

Ancak kredi kartlarına SGK ayarı yapılacağı gerçek.

 

Hem de bu uygulama ile hükûmet bir taşla birden fazla kuş vuracak.

 

Nasıl mı?

 

Malum geçtiğimiz günlerde OVP/Orta Vadeli Plan revize edilerek Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe konuldu. Revize edilen planda dikkat çeken hedeflerden biri de kredi kartlarıyla ilgilidir.

 

Buna göre kredi kartı limitlerinin gerçek gelirle uyumunu artırmak amacıyla, SGK kapsamında toplanan veri setleri ile Risk Merkezi veri setlerinin entegrasyonu sağlanacaktır.

 

Şimdi hükûmetin bu hedefe neden ihtiyaç duyduğu ve uygulamanın nasıl yapılacağı ile neticelerinin nasıl ortaya çıkacağını birlikte irdeleyelim…

 

 TASFİYE OLUNACAK ALACAKLARDA %122’LİK ARTIŞ!

Kredi kartımı kullanımı finansal açıdan birçok kolaylık ve avantaj sağlamasına rağmen kontrolsüz ve hesapsız olarak kullanımı ise felakete sebep olmaktadır. Risk merkezi verilerine göre bireysel kredi veya kredi kartı borcundan dolayı yasal takibe intikal etmiş kişi sayısı 2024 yılı temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre olağanüstü artış olduğu görülmektedir.

 

2024 yılı Ocak-Temmuz döneminde, bir önceki yılın aynı ayına göre bireysel kredi veya bireysel kredi kartı borcundan dolayı yasal takibe intikal etmiş kişi sayısı %41 artarak 1.063 bin kişi oldu.

 

Temmuz 2024 itibarıyla bireysel kredi kartlarını da içeren bireysel kredilerde tasfiye olunacak alacaklar bir önceki yıl aynı döneme göre %122 artış ile 89 milyar TL oldu. Bütün bu olağanüstü rakamlar hükûmetin yüksek enflasyonla mücadelede kredi kartlarını dizginlemesi gerektiğini, artık herkesin ayağını yorganına göre uzatması gerektiği yönünde tedbirler almasının elzem olduğunu alenen ortaya koymuştur.

 

 SGK AYARI

Hiç unutmam 1990’lı yılların ortasında zorlu sınavlarla kazandığım SSK Sigorta Müfettiş Yardımcılığı eğitimim esnasında üstatlarımın o zaman övünerek 5-6 bakanlığın bütçesini üst üste koysak bile bir SSK bütçesi kadar olmaz. Bizdeki bilgi ve veriler de öyle… dediklerini.

 

Malum 2006 yılında reform yapıldı. SSK’nın üzerine Bağ-Kur, Emekli Sandığı ve çeşitli sandıklar ilave edildi. Böylece ülkemizin tüm toplumu kapsamına alan en büyük Kurumu doğdu.

 

 Şimdi gelelim kredi kartı bağlantısına. Reformla birlikte biz müfettişlerin görüş ve önerilerinin de katkısıyla SGK nezdinde ülkemizin en büyük Veri Ambarı Sistemi tesis edildi.

 

Bu ambar âdeta ülkemizin kozmik odası niteliğinde oldu. Keza tüm toplumumuzun en güvenilir sağlık, banka, işyeri, maaş-gelir… ve diğer verileri bilgi kirliliğinden arındırılarak bu ambarda özenle tutulmaktadır.

 

Ortak datalarda veri bütünlüğünün sistematik şekilde sağlandığı bu veriler sistem üzerinde konu bazlı yasa çerçevesinde konuyla sınırlı olarak diğer resmî kurumlar ile diğer kuruluşlara sistem üzerinden elektronik ortamda çıktıların sunumu mümkün bulunmaktadır.

 

Dolayısıyla OVP hedefleri çerçevesinde işçi-memur ve diğer tüm çalışanlar ile emeklilerin güncel maaş durumlarının kredi kartı başvurusu esnasında gelir durumlarının tespiti açısından bankalara açılması mümkün hâle gelebilecektir.

 

Bankalar kredi kartı başvurusunda ya da kartın limit artırımında kişinin gelir durumu ve kredi notuna dikkat etmektedir. Özellikle kredi kartı limiti artırımında kişinin kredi notunda sıkıntı yoksa uygulamada beyanını esas alarak gerçek gelirini kat kat geçen limitler tanımaktadır. Bu uygulamanın esasları ortaya konulduğunda bankalar artık SGK kapsamında toplanan veri setleri esas alarak limit belirleyeceklerdir. Bu durumda gerçek gelirlerinin altında maaşları SGK’ya bildirilenler limit artırmak için mecburen işverene baskı yaparak gerçek maaşlarının SGK’ya bildirilmesi için baskı yapacaklardır.

 

Netice itibarıyla gerçek gelirleri aşan afaki gelir beyanı yerine SGK verileri esas alınacağından bu durumda kredi kartı olanlar ayağını yorganına göre uzatmak zorunda kalacaktır. Böylece hükûmet bir yandan enflasyonla mücadelede talebin kısılması, bir yandan takipteki alacakların azalmasını dizginlerken diğer yandan SGK da ücret bazlı kayıt dışılıktan kaynaklanan prim kayıplarının bir bölümünü telafi edecektir.

Yorum yapın