Tıp fakültesi okuduğu dönemde aynı zamanda bilgisayar mühendisliği bölümünde de çift anadal yaparak mezun olan Dr. Daşdelen, okuduğu iki disiplini de bir araya getirerek tıpta yapay zekâ kullanımı alanında önemli çalışmalar gerçekleştirdi.
“AMACI MESLEKTAŞLARININ YOĞUN HASTA YÜKÜNÜ HAFİFLETMEK”
Dr. Daşdelen, amacının sağlıkta yapay zekâ üzerine çalışarak meslektaşlarının yoğun hasta yükünü hafifletmek olduğunu ifade etti, Eğitim hayatına Almanya’da doktora yaparak devam edecek olan Dr. Daşdelen’in başarısı gençlere büyük örnek olacak cinsten. Medipol Üniversitesi’nden aldığı eğitimden çok memnun olduğunu dile getiren Daşdelen, üniversiteye başlayacak ve meslek seçimi aşamasındaki öğrencilere de önemli tavsiyelerde bulundu. Ayrıca henüz 25 yaşında olan Dr. Daşdelen, yurtdışında eğitimini tamamladıktan sonra ülkesine hizmet etmek istediğini de dile getirdi.
“AKLIMDA TIP YOKTU”
Medipol Üniversitesi’nin imkanlarını gördükten sonra Uluslararası Tıp Fakültesi’ni tercih ettiğini dile getiren Dr. Muhammed Furkan Daşdelen, “2017 senesinde üniversitelere giriş sınavında Türkiye 3’üncüsü olarak İstanbul Medipol Üniversitesi’ni tercih ettim. Aklımda daha öncesinde tıp yoktu. Daha sonra Medipol’e gelip araştırma ve çift anadal imkanlarını gördükten sonra bu üniversiteyi tercih ettim. 1’inci sınıftan itibaren benim de burayı tercih etmekteki en büyük sebebim olan Rejeneratif ve Restoratif Tıp Araştırmaları Merkezi’nde araştırmalara başladım. 4 yıl boyunca araştırmacı olarak bulunduğum bu merkezde yaklaşık 10 makaleye sahip oldum. Daha sonrasında çift anadal için bilgisayar mühendisliğine başvurdum ve hem uluslararası tıp fakültesinde hem de bilgisayar mühendisliğinde okumaya başladım.” ifadelerini kullandı.
“HEDEFİM HEM TIP HEM DE MÜHENDİSLİĞİ KULLANABİLECEĞİM ALANLARDA ÇALIŞABİLMEK”
Dünyanın farklı noktalarında stajlar yaptığını ifade eden Dr. Daşdelen, “Okuduğum dönemde birçok projede yer aldım. Bu projelerin önemli bir kısmı tıpta yapay zekâ üzerine oldu. İstanbul Medipol Üniversitesi’nin sağlamış olduğu yurtdışı stajları sayesinde, dünyanın pek çok yerinde farklı stajlar yapma imkanı buldum. İlkini Cambridge Üniversitesi bünyesinde kardiyovasküler araştırmalarda geçirdim. İkincisini Münih Teknik Üniversitesi ve Helmholtz AI’in bünyesinde tıpta yapay zekâ ve görüntü işleme üzerine yaptım. İlerideki hedefim hem tıp hem mühendislik alanında edinmiş olduğum kazanımları uygulayabileceğim alanlarla çalışabilmek. Bunun için ilk olarak Almanya’ya giderek tıpta veri işleme ve yapay zekâ programında doktora yapmayı planlamaktayım. Daha sonrasında da İngiltere’de kardiyoloji alanında uzmanlık yapmak ve doktora sürecinde öğrenmiş olduğum tıpta yapay zekâ kazanımlarını kardiyoloji alanında uygulamak istiyorum.” diye konuştu.
“ÜNİVERSİTELERİN İMKANLARINI ARAŞTIRSINLAR”
Hem tıp hem de mühendislik alanında aldığı eğitimin kolay olmadığını belirten Daşdelen, “Öğrencilere tavsiyelerim hem okulları gezmeleri hem de okuldaki araştırma altyapılarını ve imkânlarını değerlendirmek olur. Alanında yetkin hocaları araştırsınlar. Benim yolculuğum kolay bir yolculuk değildi. Hem tıp hem mühendislik okumak ekstra fedakarlıklar gerektirdi. En başta zamandan büyük fedakarlık gerektirdi. Üniversitenin bana bu yolda en büyük katkısı hem araştırma altyapısı sunması hem tecrübeli hocalarla buluşturup onlarla projeler yapma olanağı hem de yurtdışı stajları konusunda desteklemesi oldu. Bu sayede uluslararası anlamda network kazanma şansım oldu.” dedi.