Dünya, hızla dijitalleşen bir çağın içinde evriliyor. Bu yeni dünyanın getirdiği yenilikler, hayatın her alanında kendini gösteriyor ve belki de en çok seyahat alanında fark ediliyor. Eskiden yollara çıkmak, bavul hazırlamaktan çok daha ötesiydi; evrak işleri, kimlik kontrolleri, bilet düzenlemeleri… Her aşama, zaman alan bir süreçti. Ancak teknoloji, bu süreci kökünden değiştirdi.
Pasaportunu bile göstermeden, bir uçuşa binmeyi hayal edin. 2025 yılı itibariyle, Abu Dabi’nin Zayed Uluslararası Havalimanı’nda bu hayal gerçeğe dönüşmeye hazırlanıyor. Elon Musk tarafından “ABD bu konuda yetişmeli” sözleriyle övgü alan bu havalimanı, yüksek teknolojili altyapısı ile tanınıyor. Şimdi ise “Akıllı Seyahat Projesi” adı altında tüm havalimanını kapsayacak bir biyometrik sistem kurma yolunda ilerliyor. Bu sistem, check-in kontuarlarından, gümrük noktalarına, duty-free kasalarından, dinlenme salonları ve hatta biniş kapılarına kadar her kimlik doğrulama noktasında biyometrik sensörler yerleştirecek.
Biyometri, bizi birey olarak tanımlayan biyolojik ölçümlerden oluşur. Bu sensörler sayesinde, herhangi bir belge gerektiren her noktada, yolcunun kimliği ve seyahat durumu yüz veya iris tanıma teknolojisi ile doğrulanabilir. Abu Dabi’de bu teknoloji halihazırda bazı uçuşlarda kullanılıyor, özellikle de Etihad gibi partner havayollarında. Ancak, bu teknolojinin tüm yolcu akışına yayılma hedefi gerçek bir devrim niteliğinde.
Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği (IATA) tarafından Ekim 2023’te yapılan bir ankete göre, yolcuların yüzde 75’i biyometrik verileri kağıt pasaport ve biniş kartlarına tercih ettiklerini belirtiyor. Bununla birlikte, teknolojiden rahatsız olan veya insan etkileşimlerini tercih eden yüzde 25’lik bir kesim için geleneksel doğrulama süreci de bir seçenek olarak kalacak.
DÜNYADA BİR İLK
Abu Dabi Havalimanı’nın Bilgi Teknolojileri Direktörü Andrew Murphy, “Bu, dünya çapında bir ilk olacak. Önceden bir kayıt gerektirmeden, yolcuların havalimanında hareket ederken otomatik olarak tanınmaları ve doğrulanmaları tasarlandı, bu da tüm süreci önemli ölçüde hızlandırıyor” diyor. Bu teknoloji, havalimanına ilk kez gelen turist veya sakinlerin biyometrik verilerini toplayarak, Federal Kimlik, Vatandaşlık, Gümrük ve Liman Güvenliği Kurumu’nun (ICP) veritabanına erişim sağlıyor ve yolcuların geçiş noktalarından sorunsuz bir şekilde geçmelerini sağlıyor. Devrim niteliğindeki teknolojinin amacı, yolcu akışını kolaylaştırmak ve geçişi çok daha hızlı hale getirmek. İlk uygulama sonuçları bu durumu kanıtlamış durumda.
CÜZDANSIZ SEYAHAT
Evraksız havalimanları konsepti, seyahatseverlere daha hızlı, daha kolay ve daha güvenli bir deneyim sunmayı amaçlıyor. Bu vizyonu gerçeğe dönüştürmede giyilebilir teknolojinin oynayacağı rol, son derece kritik. Giyilebilir teknoloji alanındaki son gelişmelerden biri, yüzükle ödeme döneminin başlaması oldu. Bu yenilikçi ödeme yöntemi, seyahat ederken sürekli unutulan cüzdanlar, kredi kartları ve hatta telefonlar gibi sorunları ortadan kaldırıyor. Artık seyahatinizde tek yapmanız gereken, yüzüğünüzü ödeme terminaline yaklaştırmak. Artık yanınızda bir sürü belge veya eşya taşımak zorunda değilsiniz. Tek ihtiyacınız olan, bileğinizdeki akıllı saat veya parmağınızdaki yüzük. Bu, özellikle “özgür ruhlu” gezginler için son derece cazip bir seçenek.
AKILLI BAVULLAR
Günümüzde seyahat etmek, heyecan verici olduğu kadar stresli de olabilir. Uçuş gecikmeleri, kaybolan bagajlar ve ağırlık sınırları gibi endişeler, seyahat deneyimini olumsuz etkileyebilir. Evraksız bir havalimanından uçuyorsanız, yanınızda akıllı bavulunuz da olabilir. Akıllı bavulların en önemli özelliklerinden biri, entegre GPS takip sistemidir. Bu özellik sayesinde, bavulunuzun nerede olduğunu her an gerçek zamanlı olarak takip edebilirsiniz.
Uçuş sırasında veya bagaj teslim alanında bavulunuzun yerini bilmek, kaybolma endişesini ortadan kaldırıyor. Ayrıca, bavulunuz yanlışlıkla başka bir yere gönderilirse GPS takip sistemi sayesinde kolayca bulunmasını sağlıyor. Akıllı bavullar, otomatik kilitleme özelliği ile güvenliği bir üst seviyeye taşıyor. Bavulunuzu akıllı telefonunuzdaki bir uygulama veya biyometrik verilerinizle kolayca kilitleyip açabiliyorsunuz. Öte yandan havayolu şirketlerinin sıkı bagaj ağırlık sınırları, seyahat edenler için stresli bir durum olabilir. Akıllı bavulların entegre ağırlık sensörü, bu sorunu ortadan kaldırıyorr. Bavulunuzu tartarak ağırlığını görebilir ve ağırlık sınırlarını aşmaktan kaçınabilirsiniz. Bu özellik, havaalanında fazla bagaj ücreti ödeme riskini azaltır ve size daha rahat bir seyahat deneyimi sunuyor.