Edebiyatın hayat karartan mektupları! Kimi canından oldu, kimi büyük hatalar yaptı

Puşkin, bir mektup yüzünden hayatından olur; Balzac mektuplaşarak yuva karartır; Orwell’in şimdilerde bile çok satanlar listesinden inmeyen eseri T.S. Eliot’ın mektubuyla basılmaz…

MURAT ÖZTEKİN’İN HABERİ – Mektuplar artık hayatımızdan neredeyse tamamen silinip gitseler de zamanında “Bir insanın ardında bırakabileceği en önemli abide” olarak sayılırlardı. Tarihteki mektuplardan bazıları ise dünyayı sarsan sosyal hadiselerin bir başlangıcı olacaktı. Tarihçi Simon Sebag Montefiore, mazinin zarflarını açarak enteresan metinleri bir araya getirdi ve “Dünyayı Değiştiren Mektuplar” adlı kitabı ortaya çıkardı. 

Kronik Kitap’tan Türkiye’deki okurla buluşan eserde; Kanuni Sultan Süleyman’dan Selahaddin Eyyubi’ye, Churchill’den Stalin’e devlet adamların büyük kırılmalara yol açan mektuplarının yanı sıra Frida Kahlo, Mozart, Michelangelo, Puşkin gibi sanat ve edebiyat dünyasından meşhur isimlerinin kaleme aldıklarına da yer veriliyor.
Enteresandır yazar, sıradan insanların hayatından çıkan mektupların maillere göre daha güvenli olduğu gerekçesiyle şu günlerde Batı’daki devlet dairlerinde ve istihbarat kurumlarında daha çok kullanıldığı bilgisini de veriyor. Tabii, Montefiore eserinde aykırı ve çarpıtılmış fikirlere de saha açıyor! 

ORWELL’İ REDDEDEN ELIOT

Montefiore’nun aktardığına göre mektuplar bazen enteresan hatıralarla dolu. Mesela İngiliz distopya yazarı George Orwell, 1944 yılında meşhur “Hayvan Çiftliği” eserini tamamlar ve aynı zamanda yayıncı olan şair T.S. Eliot’a gönderir. Ancak Eliot, Orwell’i bir mektupla reddeder. Bugün bile en çok satılanlar listesinden düşmeyen eser hakkında “siyasi durumu eleştirmek için doğru bakış açısına sahip değil” yorumunda bulunur, basmayı kabul etmez. Acaba Eliot, bugünleri görse ne düşünür?

BİR MEKTUP YÜZÜNDEN ÖLDÜ

Mektuplar bazen de acı sonların sebebidir. Rus edebiyatının usta yazarı Puşkin, karısına yakınlaştığını düşündüğü Baron Charles d’Anthes’in üvey babası olan Hollanda Büyükelçisi Heeckeren’e 1837’de hakaretlerle dolu bir mektup yazar. Sonunda ise düello kaçınılmaz olur ve silahlar çekilir. D’Anthes, Rusya’nın en popüler şairini öldürmüştür ve elbette ülkeden ayrılmak zorunda kalır!

ŞİİRLE MEKTUP YAZAN MUTSUZ SANATÇI

Michelangelo ressam ve heykeltıraş olarak tanınsa da edebiyatçı yönü güçlüdür. Mesela şiirlerini mektup olarak gönderir. Sistine Şapeli’nin tavanına 1500’lerin başında meşhur eserini yaparken ise çok bunalmıştır. Bu ise babasına yazdığı mektuba yansır: “Sefil bir hayat sürüyorum… Asla bir saatlik mutluluk yaşamış değilim.” 

PICASSO’NUN ‘GÜNAH’ GALERİSİ

Ressam Pablo Picasso’nun mektupları hayatındaki günahların galerisi gibidir. Eşi Olga ile evliyken sokakta gördüğü ve âşık olduğu 17 yaşındaki Marie-Therese Walter’ı metres yapar. Ona “Sen benim her şeyimsin” diye mektuplar yazar, resimlerini yapar. Ancak sonra onu unutur, başka bir kadına geçer! “Sevgi dolu” mektuplara muhatap olan Walter ise yıllar sonra intihar ederek hayattan ayrılır… 

Balzac ise vakti zamanında hiç tanımadığı ama kitaplarına hayran Ewelina Hanska adlı evli kadınla mektuplaşamaya başlar. Bir sene sonra buluşurlar. Hanska’nın kocası durumu fark eder ama rivayete göre Balzac “her şey oyundu” diyerek onu kandırmayı başarır! Nihayetinde koca ölür, ikisi evlenirler! Ama bu zehirli tohumlardan doğan izdivaç, uzun sürmez.

İslam’a olan büyük düşmanlığı ile tanınan Voltaire, yaşadığı 1700’lü yılların ortasında mektup yazma sanatının ustası olarak kabul edilir; mektupları halka dağıtılmak için kopyalanır ve büyük bir eser kabul edilerek insanlar tarafından okunurdu!

YANSIN ESERLERİM

Kafka edebiyattaki başarısının yanında saplantılı bir insandır. Mükemmeliyetçilik sebebiyle yazdıklarını çoğunu ortadan kaldıran aykırı yazar, 1924’te veremden ölmek üzereyken en iyi arkadaşı Max Brod’a mektup yazarak bütün eserlerini yok etmesini ister. Ancak Brod, arkadaşının “son sayfasına kadar yakılsın” isteğini yerine getirmez!

Yorum yapın