Sabah gazetesi yazarı Bercan Tutar, İsrail ve ABD’nin Gazze’deki ateşkes müzakerelerinde samimiyetsiz olduğunu belirtti. Hamas’ın liderine suikast düzenleyen İsrail’in barış istemediğini vurgulayan Tutar, ABD’nin ateşkes sürecini sadece kendi kamuoyunu yatıştırmak için kullandığını ifade etti. İsrail’in tam teslimiyet dışında hiçbir şeye razı olmadığını söyleyen Bercan Tutar, şunları kaydetti:
“Katar ve Mısır’daki son müzakerelerden de bir sonuç çıkmadı. Havuç ve sopa politikası artık işlevsizleşen ABD tarafı herkese mavi boncuk dağıtıyor. ABD Dışişleri Bakanı A. Blinken “Bu son şans” ve ABD Başkanı Joe Biden ise “Ateşkes hâlâ mümkün” şeklindeki çocuksu temennilere kadar seviyeyi düşürdü.
Dolayısıyla ateşkese bel bağlayanlar yine yıkım yaşayacak. Çünkü görüşmeler sürerken Hamas’ın lideri ve başmüzakereci konumundaki İsmail Haniye’ye suikast düzenleyip masayı deviren İsrail ve ABD’nin kendisiydi. Masayı deviren barış ister mi? İstese de bunlara kim güvenebilir?
Çünkü siyonist İsrail’in en büyük suç ortağı Amerikan yönetimi ateşkes sürecini iç ve dış kamuoyunun yükselen tepkisini karşılayıp yumuşatacak bir diplomatik dalgakıran olarak kullanıyor. İsrail ise zaten ateşkes değil tam teslimiyet istiyor.
ÖNE ÇIKAN VİDEO
***
Nitekim Türkiye’yi görüşmeler konusunda bilgilendiren Hamas, ABD’nin ‘pembe tablolarına’ rest çeken İsrail’in arabulucuların tekliflerine bile yanıt vermediğini söylüyor. Bir başka Hamas yetkilisi de “Bir esir değişimi olsa dahi istedikleri zaman saldırma hakkına sahip olmak istiyorlar. Bunu hangi Filistinli kabul edebilir?” diye soruyor.
AFP’ye konuşan Hamas Siyasi Büro üyesi Sami Ebu Zuhri de “Doha’da bir anlaşma veya gerçek bir müzakere değil İsrail ve ABD diktalarının dayatılması var” diyerek Siyonistlerin diplomatik maskeler takınan katliamcı yüzlerini deşifre etmişti.
Zaten azılı Siyonistler de bunu söylüyor. Örneğin Nelson Rockefeller ile Richard Nixon’ın metin yazarlığını yapmış ve Henry Kissinger’ın asistanı olmakla övünen George Gilder, “Özgür dünyanın lideri İsrail” başlıklı 14 Ağustos 2024 tarihli yazısında soykırıma açık çek veren Biden yönetimini yine de topa tutuyor.
Çünkü desteği az görüyor. Zira Gilder gibi Siyonazilere göre Gazze’deki cehennemin tek sorumlusu İsrail’e kul olmayı reddedenlerdir.
***
Unutmayalım ki Gazze’den 2005’te çekilen İsrail’in o zamanki başbakanı Ariel Şaron’un başdanışmanı Dov Weisglass, Haaretz’e anlaşmanın özetini verirken şöyle konuşmuştu: “Çekilme planının önemi barış sürecinin dondurulmasından başka bir şey değil. Bu süreci dondurduğunuzda, bir Filistin devletinin kurulmasını da engellemiş olursunuz. Yani mülteciler, sınırlar ve Kudüs hakkında bir tartışmayı da engellemiş olursunuz. Böylece Filistin devleti projesi gündemimizden tamamen çıkarıldı. Hepsi de ABD başkanlığının ve Kongre’nin her iki kanadının onayıyla yapıldı.”
Filistin’in devletleşmesini ateşkes hileleriyle ortadan kaldıramadıkları için şimdi herkesi öldürerek bunu gündemden çıkarmaya çalışıyorlar. Siyonist mantığın ateşkesten anladığı budur. Yani tam teslimiyet ve kölelik.
Zaten Siyonizm’in özü kendi dışındaki herkesi ya evcil hayvanlara çevirmeye ya da evcilleştiremediklerini yok etmeye dayanır. Bu haliyle dünya zorlu bir Siyonist testten geçiyor. İslam ülkeleri bir kez daha küresel çatışmaların merkez üssü oluyor. Siyonistler kontrol edilemezse Gazze’deki yıkım ve soykırım bütün bölgeye yayılacak. Şu anda geleceğe yönelik beklentilerin hiçbiri iyimser değil. İsrail sınavındaki dünya adeta uçurumun kenarında duruyor. Bakalım insanlık bu sınavdan geçebilecek mi?”