DEM Parti kendilerine el uzatan Bahçeli’ye İmralı’yı gösterdi!

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Grup Başkanvekilleri Sezai Temelli ve Gülistan Kılıç Koçyiğit, Meclis’te parlamento muhabirleriyle bir araya geldi. AK Parti ve MHP’den yapılan açıklamalar üzerine başlayan “yeni bir çözüm süreci” yorumları hakkında konuşan Temelli, “Bir süreç başlayacaksa İmralı oradadır. İkinci muhatap ise Meclis’tir. Biz de Meclis’in bir partisiyiz. Bir müzakere başlayacaksa, DEM Parti sorumluluk almaya hazırdır ve o muhataplığa adaydır” dedi.

Yeni anayasa tartışmalarına ilişkin soruları yanıtlayan Temelli, “Meclis bu tartışmaları yürütecek güçten yoksun. Meclis’in bu gücü ortaya çıkarması çok mümkün değil. Denetimin yeterince yerine getirilmediğini de görüyoruz. Meclis üstüne düşen görevi yerine getirmesi için üzerindeki vesayetten kurtulması lazımdır. Çözüm iradesi gösteren bir Meclis’i görmeyi umuyoruz. Toplumun taleplerini Meclis’e taşıyan bir yerde olacağız, ama tüm partilere de sorumluluğunu hatırlatmaya devam edeceğiz” diyerek, Meclisin İmralı’da yatan Abdullah Öcalan’dan güçsüz olduğunu ima etti.

Grup Başkanvekillerine “İmralı ve Kandil arasında telefon trafiği olduğu iddiası var. Sizin bu sürecin neresindesiniz?” sorusu soruldu. Temelli, soruyu şöyle yanıtladı: “Herhangi bir görüşme başladı mı, bu konuda bizde bir bilgi yok. İmralı muhataptır, bir süreç başlayacaksa İmralı oradadır. İkinci muhatap ise Melis’tir. Biz de Meclis’in bir partisiyiz. Bu hat üzerinden bu sorumluluk üzerinden hareket ediyoruz. Bir müzakere başlayacaksa, DEM Parti sorumluluk almaya hazırdır ve o muhataplığa adaydır.”

Türkiye’de yargının durumuna dikkat çeken Temelli, Kobanê ve Gezi Davası’nın en görünür davalardan olduğunu söyleyerek, “Türkiye’de adaletsizliği yeniden büyüten kararlar var. Umudumuz beklentimiz bu dönemin geçmiş dönemlere benzemeden bir meclis iradesini ortaya koyması. Buradan Meclis Başkanı’na şunu söylemek istiyorum: Meclis’in kapılarını topluma açın, onların sözü kıymetlidir onlar için buradayız” şeklinde konuştu.

Anayasanın ilk dört maddesi üzerine yürütülen tartışmalar sorulan Temelli, “Anayasa tartışmalarının maalesef doğru yerden başladığını düşünmüyoruz. İlk dört maddeyi ele almak yerine nasıl bir anayasa ile başlamak gerektiğini konuşmamız gerekirken, bunu maddelere boğmak nasıl bir anayasa tartışmasının önünü kapamak anlamına geliyor. Herkes bir sivil anayasa tartışması yürütüyor, ama 12 Eylül Anayasası’ndan kurtulmak gerekiyor. Bir anayasa formunu belirleyip maddeler tartışmak değil, nasıl bir toplumsal tartışma olacak onu öncelemek gerekiyor” ifadelerini kullandı.

 

Yorum yapın