Siyaset bugün artık kazanç kapısına dönüştü ve siyaset artık somut olarak zenginleşme için araç niteliği taşıyor. 15 yıllık CHP üyesi – delegesi ve geçmişte il gençlik kollarında görev almış biri olarak rahatsızlık veren şeyler duyuyor, görüyor, iletiliyorum…
CHP’nin “gazetesi “ olarak ifade edilen ulusal bir medya kuruluşu olarak Yurt’ta uzun yıllardır Köşe Yazarlığı ve İstanbul Temsilciliği yapan biri olarak fazlaca bilgi, belge ve konu iletiliyor.
Ancak Soner Yalçın ve Merdan Yanardağ gibi duayen kişilerin kuruluş ve gelişme sürecinde rol üstlendikleri, Kemal Kılıçdaroğlu’nun adını verdiği bu kurumda şüphesiz dikkat, titizlizlik önemli…
Öte yandan CHP kimsenin zenginleşme aracı değil!
Türkiye’de yolsuzluk nereden gelirse gelsin ayırt etmeden üstüne gitmek her yurttaşın görevi. Öte yandan temsil ettiğimiz şeyler elbette dikkate değer olmakla birlikte, hırsızı partiden atmak da görevimiz…
Ortak bölüşüm en adil, kavgasız çözümdür.
CHP tarihsel misyona uygun olarak her toplumsal kitlenin ortak bölüşüm değerlerini gözlemler. Her kesimi önemser ve kurumsal olarak toplumları kucaklar.
Genel olarak partinin uzunca zaman emek vererek kazandığı belediyelerde, şirketlerde birileri kapı arkasından malı götürme refleksindeyse, buradan sesleniyorum, sakın bunlar göz ardı edilir, dışarıya çıkamaz denmesin! Uyarması benden…
CHP kimsenin zenginleşme aracı değil!
Herkes bunu bilsin.
Bu noktada televizyon ve gazetede görevimin gereği olarak ilk ben üstüme düşeni yaparak bunlara karşı çıkacağım. CHP’nin tarihsel misyonu bu noktada çok önemli.
Ekrem İmamoğlu’nun özellikle İstanbul’da yaktığı umut ışığı şüphesiz birilerinin zenginleşme aracına dönüşemez. Her demokrat bu noktada üstüne düşeni yapmak zorundadır.
Genel seçimler noktasında başarının sırrı ortak akıl, bölüşüm, istişare ve ülkenin geleceği noktasında ortak irade ve cesarette saklı.
Daha yaşanılır bir dünya mümkündür.
Her şey çok güzel olacak!