Ünlü oyuncu Aydemir Akbaş’ın cenazesinde meslektaşı Şafak Sezer cenaze sırasında ünlülerle fotoğraf çekmeye çalışan ve canlı yayın yapan Tiktokçular yüzünden dua bile edemediklerini açıkladı:
“Ben hayatımda böyle bir şey görmedim. Akıl hastanesinden kaçanlar cenazeye gelmiş gibiydi. Para isteyen mi dersin, iş isteyen mi! Dua edemedik, hiçbir şey yapamadık. Cami hocası namazı kıldıramayınca uyardı. İbrahim abi (Tatlıses) 45 yıllık arkadaşıyla vedalaşmaya gelmiş, zor duruma düştü.
Tabutun etrafını garip kıyafetli Tiktokçu çocuklar sarmış, garip hareketler yapıyorlar…
Bir canlı yayın yapma modası başlamış. İnanılmaz bir rezillik.”
Sezer isyanında çok haklı. Magazinci muhabir arkadaşlarla konuştum. Tiktokçular ünlülerin cenaze videolarının çok izlendiğini keşfetmiş. Son dönemde birçok ünlü cenazesine muhabirlerden çok Tiktokçular gelmeye başlamış.
Cenazeye katılan ünlülere saçma sapan sorular soran… Hoca dua ederken canlı yayın yapan… Ünlülerin arkasına geçip selfie pozlar veren Tiktokçular sadece Sezer gibi sanatçıları değil gerçek habercileri ve muhabirleri de bezdirmeye başlamışlar.
Törenlerde kamera açısı önemlidir. Muhabirler görüntü alan kameramanların görüntü açısına girmemeye özen gösterirler ama Tiktokçular bu durumdan habersiz kameraların görüntü almasını bile engelliyorlarmış.
Usta aktör Şener Şen de geçen aylarda Kayhan Yıldızoğlu’nun cenazesinde ısrarlı bir kişiye “Ya gidin yahu gidin” diye bağırarak tepki göstermişti.
Korkarım bu duruma çözüm bulmak da zor. Tiktokçular canlı yayından para kazandıkları için ünlü cenazelerini kaçırmazlar!
Camiye gelene de “Sen Tiktokçu musun?” diye soramazsın. Sorduğunuzda da Tiktokçular “Ben sosyal medya habercisiyim” diyormuş, iyi mi?
Gel de çık işin içinden!
***
NEDEN ADANA?
Adana’da polisleri durdukları hafif ticari aracın içerisinden 1.5 ton at ve eşek eti çıktı.
Kasap olduğunu öne süren Nurettin S. savunmasında, “Etler bana ait, ben kendim kestim. Akrabalarıma dağıtacaktım” dedi.
Ünlü filozof Sokrates bile böyle savunma yapmamıştır!
Bir insan akrabalarından bu kadar mı nefret eder? Şaka bir yana bu kaçak at, eşek kesimleri haberleri neden genelde Adana’dan geliyor?
***
HERKES ŞEF OLMAK İSTERSE…
İnşaat sektöründe 6 Şubat 2023’te yaşanan deprem felaketinin ardından hissedilmeye başlanan kalifiye eleman sıkıntısı firmaları zora sokmuş.
Özellikle deprem bölgesinde 150 bin TL maaşla kalifiye eleman bulamayan firmalar, buldukları ustaların da rezervasyonla çalıştığını belirtiyorlar.
Akşam’ın haberine göre en çok ihtiyaç duyulan meslek grupları şöyle: Elektrik, sıhhi tesisat, boya ve kalıp ustasıyla birlikte demir bağlama, demir kaynak, seramik, mobilya, PVC doğrama, parke döşeme, mermer ustası, iş makinesi operatörü, paletli kepçe operatörü, vinç operatörü.
Bugün gençlere “Hangi mesleği yapmak isterdiniz” diye sorsanız çoğu yukarıdaki meslekleri söylemez.
Keşke herkes sevdiği mesleği yapsa ama “Herkes şef olursa kim Kızılderili olacak?'”
Gençlerimizin temel sorunu mesleksizlik! Avrupa’da nüfusa göre en çok üniversite öğrencisi Türkiye’de ama üniversite mezunu birçok genç işsiz.
YÖK devlet üniversitelerinde ikinci öğretimi kaldırmak gibi geç de olsa doğru adımlar atmaya başladı.
Devlet üniversitelerinde ihtiyaç fazlası mezun veren bölümler de kademeli olarak kapatılmalı.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın meslek liselerinin sayısını artırmaya başlaması güzel bir gelişme.
Gençlerimize mermer, mobilya, PVC doğrama ustası olarak da mutlu olunabileceği göstermeliyiz.
Bugün 150 bin TL kazanan kaç doktor, mühendis var?
***
ARABAYA ‘KATİL’ YAZMAK!
Kütahya’da 10 metre mesafedeki üst geçidi kullanmayan 16 yaşındaki Mine ve 15 yaşındaki Melike Kurt kardeşler, yolun karşısına geçmek isterken otomobilin çarpması sonucu yaşamını yitirdi.
Otomobilin arkasındaki Killer 777 (katil) yazısı dikkat çeken sürücü ise tutuklandı!
Allan rahmet eylesin, kardeşlerin ailesine sabırlar diliyorum.
Sürücüyü savunmak gibi olmasın ama asıl kabahat üst geçidi kullanmamak değil mi?
Haberlerde belirtilmemiş, belki de sürücünün de kusuru olabilir.
Bir insan otomobiline neden “Killer” yazar?
Yoksa bu sürücü hatalı yayaları ezecek kadar psikopat mı?
***
TRT’NİN ALAİN DELON HABERİ
TRT Haber’de efsane Fransız aktör Alain Delon’un ölüm haberini okuyan spikerin üst üste yabancı isimleri doğru telaffuz edememesi sosyal medyada gündem oldu.
TRT spikeri, Jean Paul, Frank Sinatra gibi bizim kuşağın ezbere bildiği isimleri bile doğru telaffuz edemiyordu.
Evet, insanlar bazen yabancı isimleri telaffuz etmekte zorlanabilir ama haberin yayımlandığı kanal TRT!
Eskiden Türkçesi düzgün, telaffuzu hatasız kişiler için ‘TRT spikeri gibi’ denilirdi.
TRT yetiştirdiği usta seslendirme sanatçısı ve sunucularıyla medyanın okulu olarak görülürdü.
Şimdi TRT’de bile Türkçeyi doğru kullanamayan sunucular var. Oysa internete doğru isim telaffuz örnekleri veren uygulamaları var.
TV’de ‘anchorman’ ve ‘anchorwoman’ sayısının fazla olmasının bir nedeni de birçok sunucunun haber metnini tam okumakta zorlanmasından kaynaklanıyor.
Sunucu habere yorumla giriyor, haberi VTR toparlıyor!
Neyin ne olduğunu öğrenmek için VTR’yi beklemek zorunda kalıyorsunuz.
Oysa başta haberin spotu net bir şekilde okunmalı. Sonrasında detayları VTR’de izlememiz gerekiyor. Haberin sonunda ‘anchorman’ isterse yorumunu paylaşır.
Balık baştan kokar! Sunuculuğun okulu TRT’de bile haber doğru okunmuyorsa bu medyanın genelini de etkiler!
***
Altyazı
“Evren acımasız, umursamaz bir boşluk. Mutluluğun anahtarı anlam aramakta değil, kendini önemsiz saçmalıklarla meşgul tutmakta. Ve sonunda, ölmüş olacaksın.” (Bojack Horseman)