Kahramanmaraş merkezli depremlerde oturdukları binanın çökmesi sonucu 3,5 yaşındaki kızı Emine ile 1,5 yaşındaki oğlu Alparslan’ı kaybeden Hataylı Mehmet-Fatma Ellek çifti, bir yandan kaybettikleri evlatlarının özlemini çekerken diğer yandan yaşam mücadelesine devam ediyor. Tarihi Uzun Çarşı’da kurdukları tezgahta eşiyle birlikte bıçak satan Mehmet Ellek (37), “Canımızdan çok sevdiğimiz iki yavrumu kaybettik. Deprem gecesi Alparslan’ımın karnı ağrıyordu.
Ona sıcak su torbası yapmıştık. O torbadaki su sayesin de hayatta kaldık. Eşimle helalleşmiştik. 4 gün sonra enkazdan çıkarıldık. Bedenlerimi kurtuldu ancak ruhumuz evlatlarımızla birlikte öldü. Rabbim, evlat acısını kimseye göstermesin. Her geçen gün acıları kor gibi yüreğimizi katlanarak yakmaya devam ediyor. Deprem hem evlatlarımı hem de işimi elimden aldı. TYP’den yararlanarak çalıştığımız kamu binalarındaki 6 aylık çalışma süremiz bittiği için bıçak satarak geçimimiz sağlamaya çalışıyoruz. İş sürelerimizin tekrar uzatılmasını istiyoruz. Devletimiz her zaman olduğu gibi şimdi de yanımıza olacaktır, inşallah” dedi.
4 GÜN SONRA ÇIKARILDILAR
Hatay’ın Antakya İlçesi Akevler Mahallesi’nde 4 katlı Özçelik Apartmanı’nın 2’nci katında oturan Ellek çifti ile iki çocuğu binanın yıkılması sonucu enkazda kaldı. Kızı Emine ile oğlu Alparslan’ı kaybeden çift tam 4 gün sonra görevlileri tarafından enkazdan sağ olarak çıkartıldı. Mehmet Ellek ayağından ve başından eşi ise başından yaralı olarak kurtarıldıktan sonra hastaneye kaldırıldı. Bir süre hastanede tedavileri süren çift daha sonra taburcu oldu. İŞKUR’un belli dönemlerde Toplum Yararına Programları’nda (TYP) yararlanan çift geçici olarak kamu kurumlarında çalışmaya başladı. Ancak çiftin geçtiğimiz hafta 6 aylık süreleri bittiği için işlerinden ayrılmak zorunda kaldı.
SU TORBASI HAYATTA TUTTU
Depremin olduğu gece saat 03.30’da yataktan kalktığını anlatan Mehmet Ellek, “Eşim kızımın canı istediği için mutfakta sarma sarıyordu. Tekrar yatmaya gittim. Tam uyumaya çalıştığım sırada deprem oldu. Çocuklarımızla aynı odada uyuyorduk. Oğlum beşikte kızım koltuğun üzerindeydi. Eşim kızımızın elini tuttuğu sırada tavan çöktü. O an iki yavrumuzu kaybettik. Oğlumun karnı ağrıdığı için sıcak su torbası yanımıza düşmüştü. 4 gün boyunca su ihtiyacımızı onunla karşıladık. Artık ben ve eşim de umudumuzu yitirmiştik. Kelime-i şehadet getirdik ve birbirimizle helalleştik. Daha sonra görevliler bizi kurtardı” diye konuştu.
SÜREMİZ TEKRAR UZATILSIN
Daha öce Tarihi Uzun Çarşı’da ayakkabı firmasında çalıştığını anlatan Mehmet Ellek, “Başka bir işte çalışmaya başladım. Eşim ve ben kamu kurumlarında 6 ay çalıştık. Çalışma süresi bittiği için ayrılmak zorunda kaldık. Biz de geçimimizi sağlamak için çarşıda bayramda kurban bıçakları satıp geçimimizi sağlamaya çalışıyoruz. Bayramdan sonra ne yapacağımızı bilmiyoruz? İki çocuğumuzun acısı hala içimizde. Yetkililerin bizlere sahip çıkmasını istiyoruz” derken, Fatma Ellek ise, “Eşime destek olmak zorundayım. Tekrar hayata tutunmak için çalışmamız gerekiyor. Tekrar TYP’den yararlanmak istiyoruz. Sürelerimizi tekrar uzatırlarsa çok seviniriz” şeklinde konuştu.