“EVE GİDİP TEK BAŞIMA AĞLADIM”
Fenerbahçe’de oynadığım tüm seneler boyunca elimden, ayağımın altından kaçırarak gol yemedim. Ciddi anlamda bireysel hatalı bir gol yemedim. Birçok maçta da takımımı katkı sağladığımı düşünüyorum. Bu eleştiriler taraftarın uzun süredir istediği şampiyonluktan doğan bir şey. 11 yıllık sürenin ben 4 yılında kaledeydim. Tabii ki isterdim lig şampiyonluğunu kazanmak. Kaybettiğimiz bir maçtan sonra eve gidip tek başıma ağladığımı da hatırlıyorum. O derece benimsemiştim. Fenerbahçe’de olduğum her maç hiçbir zaman kaçmadan, mücadeleyi bırakmadan her zaman taraftarı mutlu edebilme çabası içindeydim. Çok da gururluyum. Çok güzel günler geçirdim. Çok güzel de bir ayrılık süreci yaşadım. Fenerbahçe tarihinde böyle ayrılık olmamıştır.
“UYKUSUZ GECELERİM OLDU”
Benim uykusuz geçirdiğim geceler oldu ayrılık sürecimde. Ankaragücü’nde oynarken de aynısını yapmıştım. Sözleşmemin bitmesine 1 yıl kala birçok büyük kulüp beni aradı ama ‘başkanla konuşun’ dedim. Sözleşmeli olduğun bir kulübe her zaman saygı duymanız lazım. En son Fenerbahçe başkanı ile görüştüm. O da kulüple görüştü ve her şey olması gerektiği gibi oldu. O dönemde bana ‘seninle sözleşme yapalım, sezon sonunda ücretsiz olarak bize gelirsin’ teklifi de geldi bana ama bunu kabul etmedim.
“ÜCRETSİZ AYRILMA DURUMUM VARDI, TEPKİLERE RAĞMEN KABUL ETMEDİM”
Fenerbahçe’den ücretsiz ayrılma durumum vardı. Herhangi bir takıma imza atabilirdim. Avrupa’dan da teklifler vardı ama bu karakterime yakışan bir durum değildi. Tepkilere rağmen kabul etmedim. Bu Altay’ın karakteri. Ertesi gün başkanımızın yanına gittim. Maddiyat anlamında çok iyi bir sözleşme vardı. Başkanımıza ‘sözleşme uzatalım’ dedim. Süreç böyle gelişti. Başkanımız da zaten havalimanında açıkladı bunları. Fenerbahçemizin gerçekten çok güzel bir kadrosu var. İyi ve yıldız oyuncular var. Alternatif oyuncular da kapasitesi yüksek, iyi oyuncular. Benim dönemimde değişkenlik gösteren bir savunma vardı. Ben 5-6 maç üst üste aynı savunma oyuncularıyla oynamadım. Bazı stoperler bazı pozisyonlarda topu ayağına ister. Oyuncunun karakteri, durduğu yer, atacağı pas… Birçok farklı özellikli oyuncu var. Bu değişkenlik kaleciyi de etkiliyor. Jorge Jesus ile ilk yarı çok iyi başlangıç yaptık. Herkes rahat rahat maç izlemeye başladı. İlk yarı iyiydik ama ikinci yarıda artık rakip takımlar sistemimizi çözmeye başladı.”