Hurriyet.com.tr/DIŞ HABERLER
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 03, 2024 12:15
TwitterLinkedinFlipboardE-postaLinki KopyalaYazı Tipi
11 Eylül 2001’de İkiz Kuleler’e düzenlenen saldırılar binlerce kişinin ölümüne yol açmış, bununla kalmayıp ABD’nin ilerleyen yıllarda Orta Doğu’ya yönelik askeri operasyonlarının da sebebi olmuştu.class=”medyanet-inline-adv”>
Dünyayı değiştiren 11 Eylül saldırılarının ardında olan Halid Şeyh Muhammed ve iki suç ortağı Velid Muhammed Salih Mübarek Bin Attaş ve Mustafa Ahmed Adam El Havsavi 16 yıldır yargılanıyordu.
11 EYLÜL’Ü PLANLAYAN SANIKLARA İDAMDAN KURTARAN ANLAŞMA!
Geçen hafta basına yansıyan haber gündeme bomba gibi düşmüş, 11 Eylül saldırılarının beyni olduğu iddia edilen bu üç isim ile anlaşma imzaladığını duyurulmuştu. Savunma avukatları suçlarını kabul etmeleri karşılığında bu kişilerin idam cezasından vazgeçilip ömür boyu hapis cezasına çarptırılmalarını talep etmişlerdi.
11 Eylül kurbanlarının ailelerinden gelen yoğun baskı ABD yargısına geri adım attırdı.
class=”medyanet-inline-adv”>
ABD Savunma Bakanı geri adım attı ve 2001 terör saldırılarına karışmakla suçlanan üçlü için yapılan anlaşmaları geri çekti
ABD SAVUNMA BAKANI DEVREYE GİRDİ: ANLAŞMAYI BOZDU, İDAM CEZASINA ÇARPTIRDI!
ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, savaş mahkemesi işlemlerini yürüten Susan Escallier’e gönderdiği bir nota göre, 11 Eylül saldırılarının beyni olduğu iddia edilen kişi ve diğer iki sanık için yapılan savunma anlaşmasını iptal etti ve bu kişileri idam cezasına çarptırdı.
Austin, basına yansıyan notunda “Yukarıda bahsi geçen davada sanıklarla yargılama öncesi anlaşma yapma kararının önemi nedeniyle, böyle bir kararın sorumluluğunun üst mahkeme makamı olarak bana ait olması gerek” dedi.Guantanamo’daki askeri mahkemeden sorumlu Tuğgeneral Susan Escallier’e bir not yollayan ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin mahkemenin karar yetkisini üzerine aldı ve anlaşmayı iptal ederek sanıkların idam cezasını onadı
class=”medyanet-inline-adv”>
KURBAN AİLELERİNİN TEPKİSİ ETKİLİ OLDU
Washington Post’a göre, bazı kurbanların aileleri için sanıkları idamdan kurtaran anlaşma, idam cezasıyla sonuçlanabilecek ve insanlara sevdiklerini öldürmekle suçlanan adamlarla konuşma fırsatı verebilecek tam bir yargılama şansını yok etti.
Kız kardeşi Laura 11 Eylül’de öldürülen 74 yaşındaki Terry Kay Rockefeller, Post’a verdiği demeçte, “İşkence görmemiş adamların yargılanmasını isterdim, ancak adalet için elimize gerçekten kötü bir fırsat geçti ve bu da kararlara ve kesinliğe giden bir yol” dedi.
Anlaşmaya ABD basını da büyük tepki göstermiş, kurban aileleri de üç sanığı idamdan kurtarak bu anlaşmanın yapılmaması için baskı yapmaya başlamıştıclass=”medyanet-inline-adv”>
İki tarafın avukatları bir yılı aşkın bir süredir davaya müzakere yoluyla bir çözüm bulma arayışındaydı. Başkan Joe Biden geçen yıl, CIA gözetimindeyken maruz kaldıkları işkence nedeniyle 11 Eylül’ün üç planlamacısının hücre hapsinden kurtulmaları ve travma bakımı görmeleri için talep edilen başkanlık garantilerini vermeyi reddetmişti.
BAKAN, KARARI TEK BAŞINA ALDI
Üst düzey bir Pentagon yetkilisi New York Times’a yaptığı açıklamada Austin’in tartışmalı anlaşmayı iptal etme kararında başkan ve başkan yardımcısının herhangi bir dahli olmadığını söyledi.
Halid Şeyh Muhammed ve diğer sanıkların anlaşma kapsamında savunmalarını önümüzdeki hafta içinde resmen yapmaları bekleniyordu.
11 Eylül’ü planlayan isim olan Halid Şeyh Muhammed 2003’te yakalanıp hapse atılmış, o ve iki yardımcısının yargılandığı dava ise işkence iddiaları yüzünden bugünlere kadar sürmüştüclass=”medyanet-inline-adv”>
Muhammed, kaçırılan ticari yolcu uçaklarını New York’taki Dünya Ticaret Merkezi’ne ve Pentagon’a uçurma planını yönetmekle suçlanıyor. 11 Eylül saldırıları yaklaşık 3 bin kişinin ölümüne yol açmış ve ABD’yi Afganistan’da yirmi yıl sürecek bir savaşa sürüklemişti.
DAVA SÜRECİ İŞKENCE İDDİALARI YÜZÜNDEN YILAN HİKÂYESİNE DÖNDÜ
ABD askeri komisyonunun 11 Eylül saldırılarıyla ilgili beş sanığın davası 2008’den bu yana ön duruşmalar ve diğer ön mahkeme süreçlerine takılmış durumda.
Sanıkların CIA gözetimindeyken maruz kaldıkları işkenceler davaları yavaşlattı ve kısmen işkenceyle bağlantılı kanıtların kabul edilemezliği nedeniyle tam yargılama ve karar olasılığı hâlâ belirsiz durumda…