ABD ve aparatlarına büyük Türkiye tokadı

Yeni Asır gazetesi yazarı Bülent Erandaç, Türkiye’nin BRICS Zirvesi sırasında TUSAŞ’a yapılan saldırıya güçlü bir cevap verdiğini belirtti. Erandaç, Türk Hava Kuvvetleri’nin Irak ve Suriye’deki terör yuvalarını imha ettiğini yazdı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Türkiye’nin terörle mücadelede geri adım atmayacağını açıkladığını vurgulayan yazar, ABD’nin terör örgütlerine verdiği desteğin boşuna olduğunu ifade etti. Erandaç, Türkiye’nin bu kararlılıkla devam edeceğini dile getirdi. İşte Bülent Erandaç’ın yazısı:

“Başkan Recep Tayyip Erdoğan’ın, ABD’nin uykularını kaçıran BRICS zirvesi için Kazan’da bulunduğu sırada, Ankara Kahramankazan’daki gözbebeğimiz TUSAŞ tesislerine derin ABD’nin aparatı Kandil-PKK-YPG çapulcuları saldırdı. Türkiye, alçak saldırıya katbekat karşılık verdi. Irak ve Suriye’deki aparat PKKYPG noktaları paramparça edildi. Türk Hava Kuvvetleri’nin Irak ve Suriye’de aparat Kandil-PKK çapulcularını paçavraya çevirmesi sürerken, Türkiye’den ABD, Avrupa ve aparatlarına “daima hazır” sembollü derin mesaj paylaşımı yapıldı. Milli Savunma Bakanlığı (MSB), sosyal medyadan Türk Hava Kuvvetleri’nin “fil yürüyüşü” sembollü videosu ile derin mesaj verdi. Askeri bir terim olan “fil yürüyüşü,” bir tehlike anında topyekûn ve aynı anda savaş uçaklarının belli bir düzende tam mühimmatlı kalkışa hazır olduğunu ifade etmek için kullanılıyor.

15 Temmuz darbe girişiminde en kritik noktalardan biri olan Atatürk Havalimanı’nda, 2 kişi şehit, onlarca kişi de gazi oldu.

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın süreci yönettiği Atatürk Havalimanı’nda o gece yaşananlar.

FETÖ’nün 15 Temmuz’daki darbe girişimi sırasında, hainlerin kritik hedeflerinden biri de Atatürk Havalimanı’ydı. Saatler 23.00’ü gösterdiğinde, darbecilerin kontrolündeki zırhlı araçlar, havalimanına giriş ve çıkışları kapattı. Havalimanı içinde bulunan Hava Trafik Kontrol Kulesi’ne gelen darbeciler, hava trafiğini kontrol etmek için 23.35’te kuleye girdi. Erdoğan’ın çağrısıyla millet uyanışa geçti. Atatürk Havalimanı’nın yolunu kapatan hainler, kalabalığın inancı ve dirayeti karşısında ne yapacağını şaşırdı.

Erdoğan da Marmaris’ten İstanbul’a doğru harekete geçti. Kule çalışanları, Erdoğan’ın içinde olduğu ATA uçağının pilotunu uyardı. ATA uçağı, Türk Hava Yolları’nın resmi kodunu kullanarak hainleri yanılttı ve başarıyla Atatürk Havalimanı’na indi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, aprona kadar taşan binlerle buluştu. “Sizi sığınağa indirelim” teklifini anında reddeden Erdoğan, devlet konuk evinden sık sık dışarı çıkarak meydanların boş bırakılmamasını istedi. Karargâh olarak büyük orta salon kullanıldı; aile üyeleri de bu sırada yanındaydı. Darbenin başarısızlıkla sonuçlandığı yine Atatürk Havalimanı’nda duyuruldu.

Tıpkı, 15 Temmuz’da olduğu gibi derin aparat PKK-YPG çapulcularının alçakça TUSAŞ’a saldırması üzerine, Başkan Erdoğan BRICS Zirvesi’nde programını keserek hemen Atatürk Havalimanı’na indi, Güvenlik Zirvesi’ni topladı ve derin ABD ve aparatı PKK-YPG çapulcularına karşı yeni tedbirleri değerlendirdi.

Atatürk Havalimanı’nda gerçekleşen güvenlik zirvesi sonrası dikkat çeken “Teröristanı asla kurdurmayacağız” başlıklı şu açıklama yapıldı: “Terörle mücadelede ve terörsüz bir Türkiye için cansiparane çalışmalar sürecek. Sınır ötesinde bir ‘teröristan’ kurulmasına asla müsaade edilmeyecek.” Erdoğan BRICS dönüşü önemli açıklamalar yaptı. Açıklamalarına TUSAŞ’taki hain saldırıyla başlayan ve saldırıların cevabının kat kat fazla verildiğini söyleyen Başkan Erdoğan, “Terörle mücadelemizi uhdemizde bulunan tüm imkânları kullanarak, çok boyutlu bir şekilde sürdürüyoruz, sürdüreceğiz.

Terörün karanlık ve kanlı gölgesinin ülkemizin üzerinden tamamen çekildiği, aydınlık, huzurlu, güvenli bir Türkiye’yi inşa etme hedefimize mutlaka ulaşacağız” dedi.

Başkan Erdoğan, dönüş yolunda uçakta gazetecilere de önemli değerlendirmelerde bulundu.

TUSAŞ saldırısıyla ilgili soruları yanıtlayan Erdoğan, “Bu terör saldırısında TUSAŞ gibi güzide bir kuruluşumuzun seçilmiş olması manidardır.

Teröristler sadece bir kuruluşu değil, Türkiye’nin huzur ve güvenliğini hedef almışlardır. Bu terör saldırısının Suriye’den bir sızma hareketi şeklinde gelişmiş olduğunu özellikle öğrenmiş bulunuyoruz. Buna yönelik de tüm gece boyunca 40 ayrı noktaya operasyonlar yapıldı.

Bu operasyonlarla da teröristlere çok ağır bedeller ödetildiği ortada” dedi. Bundan sonra terörle mücadelenin nasıl devam edeceğini de anlatan Erdoğan, “Terörle mücadeleden kesinlikle taviz vermemiz mümkün değil. Bu, kararlılıkla devam edecek ve terörü kaynağında yok etme politikamızı aynen sürdüreceğiz. Şunun bilinmesini isterim, teröristler kukladır, bunlar taşerondur. Bizim hedefimiz terörsüz bir Türkiye’dir.

Hedefimiz tam bağımsız, bir, bütün ve müreffeh Türkiye’dir.

Kesinlikle şu andaki hükümetimizin “laf ola beri gele” şeklinde bir anlayışı söz konusu değildir” cevabını verdi.

PKK’nın Suriye kolu PYD/ YPG ile mücadele kısmına da değinen Erdoğan, “Terör örgütü PKK’nın Suriye’deki kolu olan PYD/YPG özellikle terk edilmeye, yalnız bırakılmaya mahkûmdur.

Amerika bu terör örgütünü bir süre kucağında taşır, ama o süre dolunca da bunları kendi başına bırakmak zorunda. Suriye’deki istikrarsızlıktan faydalanan terör örgütünün, bazı Batılı ülkelerin himayelerine girmek için gösterdikleri gayret boşunadır.

Bu ilanihaye devam etmez.

Amerika’nın bölgeden çekileceği yönündeki tartışmalar, hatırlayın uzun zamandır sürüyor.

Çekilmenin taktiksel olacağı, stratejik bir çekilme olmayacağı da tartışmaların uzamasıyla zaten ortaya çıktı. Amerika’nın bölgedeki terör örgütlerini kendi çıkarları ve İsrail’in güvenliği için kullandığı artık bilinen bir gerçek. Amerika bölgede İsrail’e her türlü araç, gereç, mühimmat tüm destekleri veriyor mu, veriyor.

Para veriyor mu, veriyor.

Bizim gözümüz de, kulağımız da topraklarımızın yanı başında yaşanan bütün gelişmelere açıktır ve bunlardan da taviz veremeyiz. Biz kendi topraklarımızın güvenliğini sağlamakla mükellefiz” dedi.

ABD’nin nefesini kesen BRICS zirvesi sonrası Erdoğan net konuştu: “BRICS, yükselen ekonomilerin özellikle bir arada olduğu büyük bir platform.

Türkiye olarak BRICS ile ilişkilerimizi geliştirmek istiyoruz. BRICS de diğer platformlar ve uluslararası oluşumlar gibi bizi ekonomik açıdan güçlendiren unsurlardır.

Hem Doğu hem Batı ülkesi olduğumuzu sürekli anlattık. Türkiye’nin BRICS ile iş birliğini ilerletmesi, ekonomik ortaklıklarımızın sayısını artırması ve karşılıklı saygı çerçevesinde bu dayanışmayı sürdürmemiz, ‘kazan-kazan’ esasına göre hem BRICS ülkelerinin hem de ülkemizin çıkarınadır. Birilerinin bize yapmış olduğu telkinlerle vazgeçemeyiz.

Kendi kararımızı kendimiz vermek suretiyle yolumuza devam edeceğiz.” ”

 

Yorum yapın