İsrail de Hizbullah da savaş istemiyor ancak Orta Doğu uçurumun eşiğinde! İşte herkesin işaret ettiği tek çözüm…


class=”medyanet-inline-adv”>

İsrail ve Hamas arasında 7 Ekim’de patlak veren çatışmalar, gerilimin uzun süredir yüksek olduğu ‘Mavi Hat’ta da tansiyonu yükseltti.

Filistin’e destek veren Lübnan Hizbullah’ı Gazze’ye yönelik saldırılara sessiz kalmadı ve İsrail’e roket saldırılarına başladı. Tel Aviv de bu saldırıları karşılıksız bırakmadı ancak iki eski düşman arasındaki çatışmalar 9 ay boyunca ‘sınırlı’ bir şekilde kalmayı başardı.

BÜYÜK BİR YANGININ FİTİLİNİ ATEŞLEYEBİLİR

Her iki taraf da büyük can kaybına ve bölgesel bir çatışmaya neden olabilecek ölçekte saldırılardan kaçınsa da, Cumartesi günü Golan Tepeleri’ndeki Dürzi kenti Mecdel Şems’te bir futbol sahasına düzenlenen roket saldırısı büyük bir yangının fitilini ateşleyebilir.

İsrail ve Amerika Birleşik Devletleri, roketin kalıntılarını ve ateşlendiği yönü kanıt göstererek saldırının arkasında Hizbullah’ın olduğunu öne sürüyor. Hizbullah ise saldırının sorumluluğunu reddediyor.

“SALDIRININ NEDENİNİ ANLAMAK ZOR”class=”medyanet-inline-adv”>

Hizbullah genellikle gerçekleştirdiği saldırıların sorumluluğunu üstlenmekte hızlıdır. Grup, son birkaç ayda Golan’daki İsrail ordusu mevzilerine defalarca saldırı düzenledi ve tüm saldırıların sorumluluğunu kabul etti. Bu nedenle Mecdel Şems beldesindeki saldırıyı ısrarla reddetmesi soru işaretlerine neden oldu.

BBC’de yayınlanan bir analizde Hizbullah’ın 7 Ekim’den bu yana belli kurallara bağlı kalarak sivilleri değil özellikle askeri hedefleri vurmaya çalıştığına dikkat çekildi ve “Hizbullah’ın bir futbol maçında Dürzi çocukları hedef almasının nedenini anlamak zor.” ifadeleri kullanıldı. BBC’ye göre Hizbullah aslında Hermon Dağı’ndaki askeri mevzilerde bulunan İsrail erken uyarı istasyonlarını hedef almış olabilir.

İsrail, Golan Tepeleri’ni 1967’de Suriye’den aldı ve bölgeyi 1981’de fiilen ilhak etti. Golan Tepeleri’nde yaşayanların çoğu İsrail vatandaşlığını reddederek oturum kartlarını seçti. Cumartesi günü gerçekleştirilen saldırıda hayatını kaybedenlerin hiçbiri İsrailli değildi. Hizbullah’ın uzun süredir Dürzi toplumuyla yıpranmış bağlarını onarmaya çalıştığı düşünülünce durum daha da karmaşık bir hale geliyor.class=”medyanet-inline-adv”>

ORTA DOĞU BÖLGESEL BİR SAVAŞIN EŞİĞİNDE

12 gencin öldüğü saldırı bir hata olsa da olmasa da İsrail intikam yemini etti ve misilleme saldırısı için hazırlıklara başladı. Şimdi Lübnan en kötüsüne hazırlanıyor ve Orta Doğu resmen bölgesel bir savaşın eşiğinde.

İsrail ve Hizbullah son olarak 2006 yılında gerçekleşen ve 34 gün süren ‘Lübnan Savaşı’nda karşı karşıya geldiler. Her iki taraf da kendini galip ilan etse de savaşın kazananı olmadı, çatışmalar 1.100’den fazla Lübnan vatandaşı ve 165 İsraillinin ölümüyle sonuçlandı.

HAMAS’TAN ÇOK DAHA GÜÇLÜ

Hizbullah’ın Hamas’tan çok daha güçlü olduğu tüm dünyanın kabul ettiği bir gerçek. BBC’ye göre grup kırılgan Lübnan devletinden çok daha güçlü ve ona danışmadan hareket edebiliyor.

class=”medyanet-inline-adv”>

İran’a yakınlığı ile bilinen grup geniş bir füze cephaneliğine sahip, savaşçılarının hepsi disiplinli, iyi eğitimli ve Suriye’deki savaş nedeni ile oldukça deneyimliler.

HER İKİ TARAF DA SAVAŞA GİRMEK İSTEMİYOR

İsrail hem Hizbullah’ın gücünün hem de Gazze’deki savaş nedeni ile askerlerinin bitkin düştüğünün farkında. Bu nedenle Hizbullah’a topyekun bir savaşa girmek istemiyor.

Hizbullah da Lübnan’daki kırılgan durum nedeni ile tam teşekküllü bir çatışmadan kaçınmak istiyor. Gruptan üst düzey bir yetkili Associated Press’e yaptığı açıklamada Hizbullah’ın savaş istemediğini ancak saldırı durumunda sessiz kalmayacağını duyurdu.

Ayrıca Hizbullah ve İsrail arasında başlayacak savaş İran ve ABD’yi de içine çekebilir. Tel Aviv bu nedenle ABD ve Fransa gibi ülkelerin ‘müzareke’ baskısı altında.

TEK ÇÖZÜM ATEŞKESclass=”medyanet-inline-adv”>

Bugün dünya medyasında yayınlanan analizlerde Orta Doğu’nun uçurumun eşiğinde olduğu vurgulandı. Gazetelerin ortak görüşü bölgeyi büyük bir yangının eşiğinden çekebilecek tek şeyin Gazze’de sağlanacak ateşkes olduğu.

ABD merkezli The Atlantic dergisi ‘Orta Doğu’da Kimsenin İstemediği Büyük Savaş’ başlıklı haberinde iki taraf arasındaki tehlikeleri şöyle sıraladı;

“Hizbullah İsrail’in askeri hareketlerini yanlış okuyabilir ve bir kara işgalinden korkarak önleyici eylemlere girişebilir. İsrail saldırıları haddini aşarak çok sayıda sivili öldürebilir ya da Hizbullah’ın angajman kuralları dışında gördüğü hedefleri vurabilir.”

Geri adım atmak imkansız hale gelmeden önce hareket geçilmesi gerektiğini vurgulayan dergi “Ancak Gazze’de ateşkes ve bir rehine anlaşmasıyla Lübnan-İsrail hattındaki gerilim düşürülebilir. Başkan Joe Biden, yeniden seçim kampanyasının kısıtlamalarından kurtulduğuna göre, bölgeyi daha fazla savaş ve yıkımdan kurtarmak için müzakere baskısını artırmalıdır” ifadelerini kullandı.

Yorum yapın