Türkiye Jinekoloji ve Obstetrik Derneği’nin (TJOD) geçtiğimiz günlerde Kıbrıs’ta gerçekleştirilen kongresinde, dünyada ve ülkemizde hızla gelişen bir tıp alanıyla ilgili girişimler masaya yatırıldı. Bu alanın adı ‘Kozmetik jinekoloji’. Ürojinekolojinin alt dalı olarak menopoz ve doğum sonrası, genital organlarda oluşabilecek hasarların bu alanda tedavi edilmesi amaçlanıyor.
BAKANLIĞA BAŞVURDUK
TJOD İkinci Başkanı ve Ege Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İsmail Mete İtil, jinekolojide lazer kullanımının bu alanla birlikte devreye girdiğini söyleyerek, “Genital organdaki sarkmalar, idrar kaçırma gibi sendromlarda klinik olarak kullanılıyor. Dernek olarak Sağlık Bakanlığı’na gerekli girişimlerde bulunduk. Kozmetik jinekolojinin, jinekolojinin müfredatı içinde yer almasını, bunun eğitimin doğal bir parçası haline getirilmesini istedik. Asistanlarımıza vereceğimiz eğitimlerin içinde bu dalın da olmasını istedik. Dünyada, Türkiye’de dahil Avrupa’da da bu kapsamda yeni bir tıp alanı oluşmaktadır. Bu alanda çok sayıda çalışan meslektaşımız var. Avrupa akreditasyonunda olduğu gibi kendi ülkemizde de gelişen sağlık sistemi içinde yer alması zorunluluk haline gelmiştir” dedi.
JİNEKOLOG KARAR VERMELİ
Bu tip yöntemlerin jinekoloji biliminin ışığında yapılması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. İtil “Genital bölgedeki fonksiyonel bozukluklar jinekolojinin alanı. Sağlık turizmi açısından da önemli bir dal bu. Güzellik merkezi adı altındaki merdiven altı yerlerde yapılmamalı. İşlemlerin yapılıp yapılmayacağına jinekolog karar vermeli. Hasta hekim tarafından muayene edilmeli. Kadın hastalıkları yönünden başka rahatsızlığı yoksa işlem yapılmalı” diye konuştu.
İDRAR KAÇIRMADA LAZER KULLANIMI
İDRAR yolundaki anatomik fonksiyonel bozuklukları ya da menopoz, yaşlanma, doğumlarla beraber idrar yapmada zorlanma ya da öksürürken bile idrar kaçırmanın söz konusu olabileceğini belirten Prof. Dr. İtil, şunları söyledi: “Sık idrara çıkma gibi şikayetler de olabilir. Bununla ilgili cerrahi tedaviler var. Bağ dokusunun güçlendirilmesi, idrar tutma fonksiyonunun artırılması, buradaki kasların idrar tutumunu daha çok sağlamasında lazerin tedavi edici etkisi görüldü. Yakın dönemde de jinekolojide lazerin daha sık kullanımda olacağını göreceğiz.”
MUTLAKA KADIN DOĞUM UZMANINA BAŞVURUN
BU işlemde anestezi gerekmediğini belirten Prof. Dr. İtil, “Lazer tedavisi sonrası hasta evine hemen gidebilir. Lazer tedavisi bağ dokusunu, o bölgedeki kanlanmayı artırır. Üretreya ve mesaneye destek dokusunu güçlendirir. Lazer tedavi öncesi mutlaka jinekolojik muayene yapılmalı. Hastanın kadın hastalıkları açısından riskli durumları kadın doğum uzmanı tarafından değerlendirilmeli. Hiçbir muayene yapılmadan lazer işlemi yapılması doğru değildir. Hastalar bu tip rahatsızlıklarında mutlaka kadın doğum uzmanına başvurmalı” diye uyardı.
10-15 DAKİKALIK BİR İŞLEM
İDRAR kaçırmanın genç yaşta olabileceği gibi 50 yaş ve sonrasında menopozun ve yaşlanmanın etkisiyle daha fazla yaşandığına da dikkat çeken Prof. Dr. İtil, “Ameliyatta başarısız olunan, ilaç kullanamayan hastalarda lazer güçlü bir tedavi seçeneği. Lazer uygulaması 10-15 dakikalık bir işlem. Tek seansla da, 2-3 seanstan sonra da sonuç alınabiliyor” dedi.