Sırtını küresel haydut ABD ile kuklası Avrupa’ya dayayan terör devleti İsrail, dünyanın gözü önünde katliamlarına devam ediyor.
Abluka altındaki Filistin’de çocuk, kadın ve yaşlı ayırmadan soykırım yapan terör devletine karşı İslam dünyasına çağrı yapan Araştırmacı Gazeteci Yazar Vehbi Korkutata, kaleme aldığı yazısında dikkat çeken ifadeler kullandı.
İşte Korkutata’nın o yazısı:
Manchester United’in efsanevi oyuncusu, Fransız futbolcu Eric Cantona, Gazze’deki İsrail Terör Örgütü saldırılarına tepki gösterdi. “Gazze düşerse dünya da düşer” diyen Cantona, Filistin’deki işgal durdurulmazsa ”vahşi barbarların” zafer kazanacağını belirtti…
İngiltere’nin en başarılı kulüplerinden Manchester United’in formasını giymiş Fransız futbol efsanesi Eric Cantona, Gazze’deki İsrail soykırımına tepki gösterdi…
ÖNE ÇIKAN VİDEO
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, “İslam dünyasının işgale sessiz kalmaması gerekir, Gazze’nin düşmesi demek, İslam dünyasının birlik ve beraberliğinin de derin yara alması anlamına gelir” dedi…
Gerçekten anlamaktan zorlanıyorum, hani nerede İslam dünyası, İşgal edilmiş Filistin topraklarındaki katliamları şiddetle lanetliyorum…
Bakınız dünyanın her tarafında yüz binlerce insanın hem İsrail’i hem kendi ülkelerinin pozisyonlarını protesto ettiğini belirterek, “Türkiye Cumhuriyeti devleti olarak da bu davaya bütün sokaklardaki milletlere, içlerinde çoğunlukta olmasa bile Yahudi asıllı olanlar da bulunuyor, ne yazmamı istersiniz?”
Herhangi bir etnik unsur ayırt etmeden Müslüman’ı, Hristiyan’ı, Musevi’siyle hiçbir ayrıma gitmeden, olaya tek kelimeyle “insan” unsuru itibarıyla bakmamızın gereğine inanıyorum. Şu anda insanlık feryat ediyor. Onlar tarihin doğru tarafında duranlardır. Batı toplumu doğru bir sınav veremedi, tarihin yanlış tarafında durdu. Bosna’da, Doğu Türkistan’da, Kosova’da yine aynı şekilde yaşanan katliamlar görmezden gelindi, sessiz kalındı. Irak’ta, Suriye’de yine utanç verici sessizlik hakimdi. Ülkelerin yönetimleri yine bildiğiniz gibiydi ancak halklar artık ”Yeter bunca zulüm” dedi.
Dünya “Gazze’de şehit edilen bebekleri görüyor, isyan ediyorlar. Sokaklardan yükselen ses bir vicdani haykırıştır…”
Sokakların çağrısının İsrail’i her geçen gün köşeye sıkıştırdığını ve bu sese kulak tıkayan siyasetçiler çok yakında bunun karşılığını halklarının demokratik tepkisiyle alacaklardır inşallah…
Diyorum ki İsrail’in arkasında saf tutan devletlerin yönetimlerinin, uluslararası hukuka, insan haklarına, vicdani ve ahlaki değerlere uygun bir zemine gelmesi ve bu suçlara ortak olmaması gerektiğini vurgulayarak,
bizler yani İslam dünyası olarak hep birlikte mazlumların yanında yer almak suretiyle zalimlerin attığı adımlardan onları kurtarmamız gerekmez mi? Ben gazeteci yazar olarak, Hamas’ın, elinde bulunan sivillere yönelik herhangi bir olumsuz davranışının olduğuna veya olacağına inanmıyorum. İsrail’in elinde ciddi sayıda Filistinli var. Hamas şu anda onları kurtarmanın gayreti içerisinde. Biliyorsunuz şu an itibarıyla Katar’ın devreye girmesiyle süreçte yeni bir adım atılıyor. Öyle zannediyorum ki rehinelerin takasına bugün, yarın geçecekler ve 33 İsrail esiri teslim edilecektir…
Benim yaptığım araştırmaya göre Refah Sınır Kapısı’ndan daha fazla yaralının ve yardımın daha kolay geçebilmesi için Mısır’ın tutumu hayati önemde…
Mısır yönetiminin Refah Sınır Kapısı’nda olumlu adımlar atması ve bu konuda çok duyarlı olmak zorunda, yoksa onlar için kaçınılmazdır…
Üzüldüğüm nokta Müslümanlar öldüğünde sorun yok, Hristiyan ya da Yahudi ölürse ancak problem vardır şeklindeki faşizan yaklaşımı darmadağın edip, “Ölen insansa orada sorun vardır” değil mi? Filistin’in tarihsel sınırlarını, oradaki halkın kendi kaderini tayin hakkını, mülkiyet hakkını, yaşama hakkını, özgürlüklerini elinden alan siyonistlerin ve destekçilerinin, dünyanın dilini ve gözünü bağlayan tüm ablukalarını yok edilmeli ve ancak böyle kalıcı barışı sağlamak mümkün olur diye ümit ediyorum…
Ey İslam dünyası; bu işgale sessiz kalmamanız gerekir, daha ne kadar sessiz kalmayı düşünüyorsunuz, boğuluncaya kadar mı?..
“İsrail’in işgalci terörü bir insanlık suçudur değil mi?”
İslam dünyası Riyad’da sergilediği kararlılığın arkasında durmak ve alınan kararları uygulamak için birlik ve beraberlik ruhuyla hareket etmeli ve tek yumruk olmalıdır. O yumruk masaya var gücüyle vurulduğunda, İsrail’in işgale devam etmesi de zulümlerini sürdürmesi de mümkün olmayacaktır.
{relation id:1857527 slug:’suudi-arabistan-kralindan-filistin-karari’}