‘Siyonist kehanet!’ – BERCAN TUTAR

İsrail ve ABD’ye karşı ayaklanan küresel vicdan barbar soykırımcıların kâbusuna dönüştü. Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) ve Uluslararası Adalet Divanı’nın (UAD) Gazze’de her türlü insanlık ve savaş suçunu işleyen Siyonist terör rejimi için aldığı kararlar, İsrail kadar soykırımın en büyük finansörü ABD’de de paniğe neden oluyor.

Nitekim insanlık vicdanında çoktan mahkûm edilen sadist İsrailli siyasiler hakkında UCM’nin talep ettiği tutuklama emirleri ve UAD’nin Siyonist rejimin Refah’a yönelik vahşi saldırılarını durdurması gerektiğine hükmetmesi, Batı’nın küresel emperyal sistemini altüst etme tehlikesi taşıyor. Etekleri tutuşan Senatör Lindsey Graham, “Bunu İsrail’e yaparlarsa sıra bizde” diyerek ABD’nin yaşadığı travmayı özetlemişti.

BM kararlarıyla bazı Avrupalı ülkelerin Filistin’i tanıma hamleleri de Siiyonistlerin uluslararası alandaki tecridini artırıyor.

Filistinlileşen küresel vicdanın isyanı en çok da Gazze’deki vahşetin suç ortağı ABD’yi zorluyor.

***

Buna son olarak Şi Cinping’in Çin- Arap Ülkeleri İşbirliği Forumu’nda yaptığı Filistin çıkışı da eklendi.
Gazze için bir barış konferansı çağrısında bulunan Çin Devlet Başkanı Şi, “Tam bağımsız Filistin devletinin kurulmasını destekliyoruz” açıklamasıyla ABD’nin Ortadoğu’daki hegemonyasına ağır bir diplomatik darbe indirdi.
Rusya ve bir bütün olarak Küresel Güney de Çin ile aynı düşüncede.
Bu nedenle İsrail ile normalleşmeyi savunan ABD’nin bölgedeki en sadık müttefikleri bile Gazze’deki soykırımdan sonra Siyonistlerle aynı karede yer almamaya özen gösteriyor.
ABD’nin konvansiyonel ortakları çöküşe geçen Atlantik’e göre değil yükselen yenidünyaya bakarak pozisyon alıyor. Artık ABD, Avrupa ve İsrail’den çok Türkiye, Çin ve Rusya gibi aktörlerin ne dediği ve ne yaptığı daha belirleyici konumda.

***

Bu bağlamda Amerikan yönetimi, nükleer rüşvete ve güvenlik garantilerine rağmen Suudi Arabistan’ı hâlâ tamamen yanına çekebilmiş değil. Benzer şekilde ABD, Mısır ve Ürdün’e yönelik devreye soktuğu sopa-havuç politikasından da artık eskisi gibi randıman alamıyor.

Özellikle Türkiye’nin oyun kurucu diplomatik hamleleri Filistin’in devlet olarak tanınması sürecini daha da hızlandırırken Recep Tayyip Erdoğan’ın ezberleri ve dengeleri bozan çıkışları ise soykırımcıların uluslararası kamuoyuna yönelik Siyonist mavallara dayalı bütün manipülasyonlarını akamete uğratıyor.

Hâsılı kelam bütün barbarlıklarına rağmen dünya ABD ve İsrail’in çırpındıkça daha da battığını görüyor.

Bir bakıma 2011’de dönemin İsrail savunma bakanı Ehud Barak’ın dile getirdiği korkusu gerçekleşiyor.

Barak, Filistinlilerle bir uzlaşıya varılamaması halinde İsrail’in ‘diplomatik ve siyasi tsunami’ ile karşı karşıya kalıp dünyadan tecrit edileceği uyarısında bulunmuştu. Ve bu ‘Siyonist kehanet!’ gerçekleşiyor. Hem de sadece İsrail için değil onun suç ortağı ABD ve güdümündeki Avrupa için de…

Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz

Bercan Tutar | ‘Siyonist kehanet!’

Yorum yapın