Oluşturulma Tarihi: Kasım 12, 2024 00:05
Teknik Direktör Emre Belözoğlu; futbolculuk döneminde Galatasaray’dan ayrılık süreci, Inter kariyeri, 3 Temmuz kumpası, Fenerbahçe’de futbolculuk ve sportif direktörlük kariyerine ilişkin çarpıcı açıklamalar yaptı.class=”medyanet-inline-adv”>
Teknik Direktör Emre Belözoğlu; Galatasaray, Inter ve Fenerbahçe’de futbolculuk dönemi, 3 Temmuz süreci, sarı lacivertli takımdaki sportif direktörlük kariyerine ilişkin açıklamalar yaptı.
“GALATASARAY’DA KALIRDIK O DÖNEM”
“Inter o dönem Okan Ağabey’i de izledi, beni de izledi. Aslında Okan Ağabey’in transferi biraz sonradan gelişti. Beni 1 sene izlediler, Okan Ağabey’i 2 maç izleyip ‘Emre’den daha iyi oyuncu bulduk’ demişler. O benimle beraber 2 sene kaldı, sonra Beşiktaş’a döndü. Ben ondan sonra 1.5 sene daha kaldım Inter’de. Inter’e transferi süreci bizim için çok zorlayıcı olmuştu o dönemde. Galatasaray’da kalabilirdik o dönemde ama Avrupa’daki başarılardan sonra çok ciddi teklifler geliyordu. Yöneticiler özelinde değerlendirmek istemiyorum ama onlar çok isteseydi biz Galatasaray’da kalırdık o dönem.”
class=”medyanet-inline-adv”>
“TÜRKİYE’NİN GÖRDÜĞÜ EN İYİ KADRO OLABİLİR”
“Yan yana oynadığım en iyi oyuncu Ronaldo, Türkiye’de ise Hagi. O kadro (1999-2000) Türkiye’nin görmüş olduğu en iyi kadro olabilir.”
“CEFASI BİZİMDİ AMA SONRA SEFASINI BİRİLERİ SÜRDÜ”
“3 Temmuz dönemini yaşadığım için kendimi hep değerli hissettim. Bazen insanlar unutabiliyorlar, belki de Allah’ın insana verdiği en büyük nimettir unutmak. 3 Temmuz; Fenerbahçe’nin, koca çınarın en zor dönemlerinden biriydi. Belki de en zoruydu. O dönemde bayrak tutan kişi (Aykut Kocaman) ve bayrağı tutmasına yardımcı olan oyuncular arkasında. Bu fotoğrafı çok önemli buluyorum. Yönetici büyüklerimizi, Aziz Yıldırım’ı ziyaret sonrası bu, cezaevi çıkışı… Çok sıkıntılıydı, cefası bizimdi ama sonra sefasını birileri sürdü. Herkes kendine bir pay çıkardı. Ben o iş olduğunda, Fenerbahçe’ye bu büyük operasyon yapıldığında orada futbolcuydum. Çok büyük acılar çektik.”
“2011-12 KADROSU AVRUPA’DA ÇOK BÜYÜK BAŞARILAR ELDE EDEBİLİRDİ”
“2010-11’deki takım çok iyi bir takımdı. Şampiyonluğu son ana kadar kovaladı ve kazandı o takım. Her şampiyonluk anasının ak sütü gibi helaldir her takıma, her futbolcuya. Ben Türkiye’de ayrışmanın çok rahatsız edici boyutlara ulaşmasına vesile olan bir süreç olduğunu düşünüyorum bu sürecin. 2010-11 senesinin takımı, sonrasında inşa edilecek takım ile Avrupa’da da çok büyük başarılar elde edebilirdi. Şampiyon olduğumuz Sivas maçı bile çok zor bir maçtı.
class=”medyanet-inline-adv”>
“FUTBOL DÜNYASI HİÇ SAMİMİ DEĞİL”
“İnsanlar yorumlarken bazen gördüğü üzerinden değerlendiriyor. Herkes çok iyi futbolcu olduğunu düşünüyor. Bizim mesleğin çok kolay zannedildiği bir durum var, bu çok rahatsız edici bir şey. Herkes üst seviyede futbol oynayamaz. Futbol dünyasının hiç samimi olduğunu düşünmüyorum. Başkanların, yöneticilerin, medya mensuplarının, bazı oyuncu arkadaşlarımızın, teknik adamların…”
“EROL BULUT’UN AYRILMASINI İSTEMEMİŞTİM”
“2020-21 sezonunda son 10 hafta 8-9 puan geriden gelip 1 puana kadar düşürmüştük farkı. Bize de 10 hafta düştü orada. Erol Hoca ayrıldı, yönetim karar verdi. Ben aslında Erol Hoca’nın sezon sonuna kadar kalmasını istiyordum. Sonra benden istediler takımın başına geçmemi. Ben aslında Erol Hoca’ya sportif direktörlük yapmak istemediğimi söylemiştim. Ya oyuncu ya da hoca olarak devam etmek istiyordum ama hem hocadan hem de yönetimden talep gelince futbol sonrası böyle başladık işe. O dönem takım içinde futbolcu olarak 5-10 maç oynayabilirdim ama Erol Hoca onu istememişti. Ayrılık sürecinde de ben onun ayrılmasını istememiştim. Şampiyon olamayacağımızı düşünüyordum ama yine de sezon sonuna kadar kalmayı hak etmişti. Bazen değil, bize çoğu zaman ayıp ediyorlar da biz susalım yine neyse. Sahada yeterince cevap verdik.”
class=”medyanet-inline-adv”>
ALEX DE SOUZA HAKKINDA
“Alex’i seviyorum, her Fenerbahçeli gibi. Birbirimizi sahada çok iyi anlıyorduk. Fenerbahçe’nin o dönemde çok iyi bir omurgası vardı. Volkan, Lugano, ben, Alex…”