Türkiye metal sanayi ihracatında önemli bir gösterge olan ve İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) tarafından hazırlanan “TR-METALENDEKS” Türkiye Metal Sanayi İhracat Endeksi’nin ekim ayı sonuçları açıklandı. Ekim ayında TR-METALENDEKS pazarlardaki durgunluktan, jeopolitik gelişmelerden, sınırlayıcı koşullardan ve yurtiçindeki ekonomi politikalarından etkilenmesine karşın endeksler artış gösterdi.
Metal sanayi ihracat miktar endeksi eylül ayında 128,8 puan iken ekim ayında 137,3 puana çıktı. Böylece endeks ağustos ve eylül aylarındaki düşüşün ardından yönünü yukarı çevirmiş oldu. Metal sanayi ihracat değer endeksi de, miktardaki artışa bağlı olarak Ekim ayında 155,1 puandan 166,5 puana yükseldi.
İHRACAT FİYATLARI YÜKSELİYOR
Ekim ayında TR-METALENDEKS miktar ve değer alt endeksleri artarken, ihracat birim değer endeksi de yükselişine devam etti ve eylül ayında 120,4 puan iken ekim ayında 121,3 puana çıktı. Ekim ayında dünya metal fiyatlarındaki zayıflamaya ve ihracat pazarlarında fiyatların düşürülmesi baskısına karşın, ihracat ortalama birim fiyatları ağustos ayında 4,39 dolar/kg ve eylül ayında 4,50 dolar/kg iken ekim ayında 4,53 dolar/kg olarak gerçekleşti.
KÜRESEL SANAYİ GERİLİYOR, FAİZ İNDİRİMLERİNİN ETKİSİ ZAMAN ALACAK
Ekim ayında küresel ekonomi, geciken faiz indirimlerinin, ABD seçimlerinin yaratığı bekle-gör eğiliminin ve Ortadoğu’da yayılan çatışmaların etkisi altında kalırken, ABD’de ve Asya’da yaşanan çok şiddetli iklim olayları da etkili oldu. Küresel sanayi PMI verisi üst üste dördüncü ayda da 49,4 puan ile daralmaya devam etti. Sanayi PMI verileri ABD’de 48,5, Çin’de 50,3, Euro Bölgesinde 46,0 ve Japonya’da 49,2 puan ile daralma bölgesinde yer almasına karşın eylül ayına göre sınırlı toparlanmalar yaşandı. Faiz indirimlerinin sanayilerdeki toparlanmaya katkısının zaman alması beklenirken, özellikle Euro bölgesi sanayi için jeopolitik riskler ve yapısal sorunlar sınırlayıcı olmaya devam ediyor.
Ekim ayı boyunca küresel siyasi, jeopolitik ve ekonomik sorunların çözümü için ABD seçimlerinin sonuçlarına ilişkin beklentiler tartışıldı ve iki adayın farklı yaklaşımları nedeniyle ay boyunca bekle-gör eğilimi hakim oldu.
Öte yandan Çin’in ekonomiye destek açıklamaları ve faiz indirimlerinin süreceği beklentisine rağmen zayıf talep beklentileri ile alüminyum, bakır ve çelik başta olmak üzere metal fiyatlarında zayıflama görüldü. Türkiye’de ise yassı çelik ürünlerinin ithalatına getirilen ilave vergiler metal sanayinin rekabet gücünü olumsuz etkilemeye başladı.
AVRUPA’DA METAL SANAYİ DARALIYOR, TÜRKİYE’NIN İHRACATI İÇİN ENDİŞE YARATIYOR
Ekim ayında yaşanan ekonomik, siyasi ve jeopolitik gelişmelerin ve beklentilerin oluşturduğu koşullar içinde küresel metal sanayinde faaliyetler zayıf kalmaya devam etti. Küresel metal sanayi üretim PMI verisi 47,8 puandan 48,0 puana çıkarken, üretimde daralma sürdü, alınan siparişler PMI verisi ise 43,6 puandan 46,5 puana çıktı.
Avrupa metal sanayi PMI verileri de ekim ayında zayıf kaldı. Avrupa metal sanayi üretim PMI verisi 43,6’dan 44,0’e çıktı, alınan siparişler PMI verisi ise 35,5 puandan 38,0 puana yükseldi. Avrupa’daki metal sanayi verileri yüksek daralmaya işaret ederken, bu daralma Türk metal sanayi ihracatı için de endişe verici olarak gözüküyor.
TL’DE REEL DEĞERLENME İHRACATI ZORLUYOR
Türkiye tarafında, Eylül ayından sonra ekim ayında da aylık enflasyon beklentilerin çok üzerinde gelirken, yıllık enflasyon 2024 sonu hedefinden uzaklaştı. Mevcut durumda 2024 ve 2025 yılsonu enflasyon hedeflerinin yukarı yönlü güncellenmesi muhtemel gözüküyor. Enflasyondaki düşüşün sağlanması için uygulanan sıkı para politikaları tahminlerden daha uzun sürebilir ancak yurtiçinde talebin sınırlanmasını hedefleyen bu sıkılaştırma politikaları reel sektörü zorlamaya devam ediyor. Aynı anda yurtdışı pazarlarda da toparlanmanın ötelenmesi, sanayi üretiminde ivme kaybına neden oluyor. Nitekim İSO Sanayi PMI verisi ekim ayında 45,8 puan ile salgın dönemi sonrası en düşük değerlerinde birini aldı. Tüm bu gelişmelere ek olarak Türk lirasının ekim ayında reel olarak değerlenmesi ve finansman maliyetlerindeki yükseklik ihracatı zorlamaya devam ediyor.
TOPARLANMA BEKLENTİSİ ÖNÜMÜZDEKİ YILA KALIYOR
Metal ihracatı yılın son çeyreğine miktar ve birim fiyatlarda artış ile başlamasına karşın ihracat pazarları jeopolitik gelişmeler ve çatışmaların da etkisi ile durağan kalmaya devam ediyor. Talebin yılın son iki ayında da yine zayıf kalacağı tahmin ediliyor. Büyük merkez bankalarının faiz indirimlerine rağmen jeopolitik gelişmeler ve çatışmalar ekonomik toparlanmayı baskılamaya devam ediyor.
Öte yandan ABD seçimleri sonrası olası ticaret savaşları da endişe yaratıyor. Bu durumda metal fiyatlarının bir süre daha zayıf kalması ve ABD dolarının güçlenmesi bekleniyor. İhracat endekslerinde kalıcı toparlanma için bir süre daha beklenmesi gerekiyor.
STOKLAR AZALIYOR, KÂR MARJLARI BASKI ALTINDA
Her ay yapılan beklenti anketi ile oluşturulan beklenti endeksi ekim ayı sonuçlarında ihracat pazarlarında toparlanma işareti henüz görülmezken, yurtiçinde uygulanan sıkılaşma politikalarının stoklarda azaltıcı etkileri görülmeye başlandı.
Ekim ayı beklenti endeksinin genel sonuçlarına bakıldığında, alınan ihracat siparişleri ekim ayında sınırlı bir düşüş gösterdi, pazarlarda durağanlık devam etti. Siyasi ve jeopolitik gelişmeler pazarları baskılarken, alıcıların fiyat baskısı ve fiyat indirim talepleri sürdü. Metal fiyatları zayıfladı, Ekim ayında alınan siparişlerde ihracat birim fiyatları çok sınırlı ölçüde düştü.
Sipariş alınan müşteri sayısındaki genel daralma eğilimi yavaşlayarak devam etti. Alınan ihracat siparişlerindeki kâr marjları da artan küresel rekabetin baskısı altında bulunuyor. Ancak ekim ayında kâr marjlarında düşüşün durağanlaşması dikkat çekti.
Öte yandan ekonomideki sıkılaştırma politikalarının etkisi ile yurtiçinden alınan siparişler Ekim ayında düşüş gösterdi. Alınan siparişlerdeki düşüşün üretimi sınırladığı ve üretimde Ekim ayında sınırlı bir ölçüde düşüş yaşandığı görülürken, Türk lirası cinsinden üretim maliyetlerinde artışlar ise Ekim ayında yavaşlayarak devam etti.
Ekim ayında yurtiçi ve ihracat siparişlerinin oluşturduğu ihtiyaca bağlı olarak ham madde ve girdi stokları yeniden toparlandı ve bir önceki aya göre sınırlı bir artış gösterdi. Nihai ürün stokları ise yurtiçi ve yurtdışı zayıf talebin etkisi ile Eylül ayından sonra Ekim ayında da sınırlı ölçüde düştü.