Küresel sağlık sektöründe yer alan bir ilaç firmasının Türkiye yöneticisi, sahte ilaçlarla ilgili uyarılarda bulundu. Söylenenler ve açıklanan rakamlar, sahte ilaç tehlikesinin ölüm saçan boyutlarını gözler önüne serdi.
1 MİLYON İNSANIN KATİLİ
Ülkemizde de özellikle son dönemde artış gösteren sahte ilaçların oluşturduğu riskleri anlatan ilaç şirketinin Türkiye Kıdemli Klinik, Medikal ve Ruhsat Direktörü Dr. Ömer Buğra Bahadır, “Sahte ilaç, dünya genelinde artan bir sorun.
Bugün küresel sahte ilaç pazarının yıllık 200 milyar ila 432 milyar dolar değerinde olduğu tahmin ediliyor. Bu, yaklaşık 150 ülkenin yıllık ekonomisinden daha büyük bir rakam. Yine bu veriler, düşük ve orta gelirli ülkelerde tahminen her 10 ilaçtan 1’inin merdiven altı veya sahte olduğu anlamına geliyor. Sahte ilaç kullanımı nedeniyle dünya genelinde her yıl 1 milyondan fazla insanın hayatını kaybettiği tahmin ediliyor” dedi.
YASA DIŞI İLAÇTA 5’İNCİ SIRADAYIZ
İlaç Güvenliği Enstitüsü’nün (Pharmaceutical Security Institute) verilerine göre, Türkiye’nin de içinde bulunduğu Avrasya Bölgesi’nin dünyada yasa dışı ilaç faaliyetlerinin en yüksek olduğu bölgeler arasında 5’inci sırada yer aldığını belirten Dr. Bahadır, “Son dönemde ülkemizde de özellikle diyabet ve obezite tedavisinde kullanılan enjeksiyon kalemlerinin sahte versiyonlarında dikkat çekici bir artış gözlemliyoruz” diye konuştu.
DÜNYA SAĞLIK ÖRGÜTÜ UYARDI
Geçtiğimiz aylarda Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) sahte ilaçlar konusunda uyardığını belirten Dr. Bahadır, “Sahte ürün tehlikesine karşı ilaçların hekim kontrolünde kullanılması konusunda bilincimizi artırmamız gerekiyor. Biz, insanlık tarihinin en eski suçlarından biri olan ve hasta güvenliğini tehdit eden sahte ilaçlarla mücadeleye küresel ve ulusal ölçekte devam ediyoruz” dedi.
İNTERNETTEN İLAÇ ALMAYIN
Dr. Bahadır, sahte ürünlerden korunmanın en güvenli yolunun, doktor kontrolünde ilerlemek olduğunu söyleyerek, “İnternet sitelerinden, elden ve sosyal medya üzerinden ilaç satışı yapanlara itibar edilmemeli. İlaçlar, yalnızca eczanelerden temin edilmelidir” diye ekledi.
DEVLETİMİZ GÖZ AÇTIRMIYOR
“Bu mücadelemizde yalnız değiliz” diyen Dr. Bahadır, sözlerine şöyle devam etti: Türkiye’de konuyu bizim kadar önemseyen sağlık makamları, eczaneler ve sağlık mesleği mensuplarıyla yakın diyalog ve iş birliği içindeyiz. Devletimiz bütün gücüyle bu konuyla mücadele ediyor. Tüm kolluk kuvvetleri seferberlik halinde sahte ilaç operasyonları düzenliyor ve bu suçlulara göz açtırmıyor.”
NASIL AYIRT EDECEĞİZ?
DR. Bahadır, sahte ilaçları gerçek ilaçlardan nasıl ayırt edebileceğimizi ise şöyle sıraladı:
Sahte ürünün fiyatı orijinal üründen daha düşüktür. İlaç şirketlerinin fiyat tebliğleri bellidir.
Türkçe ambalajlı ve Türkçe prospektüsü vardır.
Orijinal ilaçtan kutu rengi farklı, baskı kalitesi kötü ise bu sahte ilaçtır.
İlacın rengi farklı ise yine sahteliğinden şüphelenilmelidir.
YAŞAMI TEHDİT EDİYOR
TÜRK Diyabet Cemiyeti Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Zeynep Oşar Siva ise obezite tedavisinde doktor kontrolü olmadan, eczaneler dışında ticareti yapılan enjeksiyon kalemlerinin kullanımının arttığına dikkat çekerek, şu uyarılarda bulundu: “Reçetesiz bir şekilde, ağırlıklı olarak internetten temin edilen bu ilaçlarda sahtelere rastlıyoruz. Bu ilaçlar reçetelidir. Denetimsiz üretilen ve zayıflama amacıyla kullanılan sahte ilaçlar, toksik kimyasallar, ağır metaller, bakteriler ile kontamine bileşikler, sibutramin, tiroid hormonu, iyot gibi bazı aktif maddeleri, efedrin, amfetamin gibi uyarıcıların toksik ve zararlı dozları dahil pek çok maddeyi içerebilmektedir. Sahte ilaçlar, yaşamı tehdit ediyor. Geçtiğimiz aylarda, sahte enjeksiyon kalemi kullanan bir hasta, kalem içerisinde insülin olması nedeniyle hayati risk taşıyan hipoglisemi (kan şekeri düşmesi) ile acile kaldırıldı. Hızlı ve doğru müdahale gerçekleşmeseydi hayatını kaybedebilirdi.”