Küçük yaştayken annesinin abisi ve kendisini terk ettiğini söyleyen serebral palsili Oya Aydın, babasının vefatının ardından devlet korumasına alındı. 7 yaşında girdiği kurumda büyüyen Aydın, serebral palsili olmasına rağmen tüm engelli aşarak başarılı bir sporcu oldu. Spora başlama hikâyesini anlatan Aydın, “Ortaokuldayken sınıftaki tüm arkadaşlarımla bilek güreşi yapıyordum ve hepsini yeniyordum. Sonra diğer şubedeki arkadaşlarımla yarışmaya başladım ve onları da yendim. Sonra beden eğitimi öğretmenim benim başarımı fark ederek okullar arası yapılan bilek güreşi yarışmalarına götürdü. 16 yaşımda spora başladım, 17 yaşımda ilk yarışmalarıma çıkmaya başladım” şeklinde konuştu. Türkiye’de birçok maçta dereceler elde eden Aydın, en son Mayıs ayında Slovakya’da düzenlenen Avrupa Bilek Güreşi Şampiyonasında sağ kolda birinci, sol kolda ikinci oldu. Aydın, şimdi de Dünya Şampiyonasına hazırlanıyor. Aynı zamanda gülle branşına da başlayan Aydın, “Bir sporcunun dünya şampiyonluğundan sonra isteyeceği en büyük şey olimpiyat şampiyonluğudur. Ben de olimpiyatlara katılarak ülkemi temsil etmek istiyorum” diye konuştu.
HAYATIN İÇİNDE HİSSETTİREN ŞEYLERİN PEŞİNDEN KOŞSUNLAR
“Spor benim hayatımda çok büyük bir yere sahip” diyen Aydın, “Engelli bireyler olarak bizler kendimizi kapatabiliyoruz. Toplumda kendimizi gizlemek isteyebiliyoruz. Ya da kendimizi dışlanmış, soyutlanmış gibi hissedebiliyoruz. Ama spor hem hayata adapte olmakta hem de bir şeyleri başarmada çok etkili oluyor. O yüzden benim gibi engeli olan arkadaşlarıma ister sanat, ister spor ne olursa olsun mutlu oldukları bir şeyle uğraşmalarını tavsiye ediyorum. ‘Bunu yaptığımda ben de hayatın içindeyim’ dedikleri şeyin peşinden koşsunlar” diye konuştu.
DEVLET KORUMASINDA BÜYÜDÜĞÜM İÇİN ÇOK ŞANSLIYIM
Sosyal hizmetlerde kaldığı için çok şanslı hissettiğini söyleyen Aydın, “Çoğu arkadaşım kuruluşlarda kalırken ailesinden uzakta kaldığı için doğal olarak üzülüyorlar. Ama ben kurumda kaldığım için kendimi hep çok şanslı gördüm. Çünkü ailemin yanında kalsaydım şu anki konumda olmayacağımın farkındayım. Hem spor hayatım hem eğitimim açısından bu konumda olamayacağımı biliyorum” dedi. Devlet korumasında kaldığı için kendisini geliştirebildiğini belirten Aydın, “Eskiden insanlarda engellilerin bir şey yapamayacağı ve evlerine kapanmaları gerektiği yönünde bir düşünce vardı. Ama bizim için böyle bir şey söz konusu değildi. Ben kurumda kaldığım için çok güzel bir eğitim aldım, sporumda çok iyi yerlere geldim. Devlette büyümenin verdiği avantajla da memur oldum. Bu konuda kendimi çok şanslı hissediyorum. Bizlere çok fazla hak tanınıyor ve bu haklara bizim kadar sahip çıkıyorlar. Bu konuda devletimize çok teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.