İşgalci İsrail, son 24 saat içerisinde Filistin ve Lübnan’da bizim sayabildiğimiz en az 10 ayrı savaş suçu daha işledi. Lübnan’da ambulansları vuran, gazetecilerin kaldığı oteli bombalayan, BM askerlerine ateş açan İsrail, Gazze Şeridi’nde de Filistinlilere yönelik etnik temizlik uyguluyor. İşte Gazze’de yaşananlar:
EVLERE HALI BOMBASI
Siyonist İsrail, Gazze’nin kuzeyinde 6 Ekim 2024’ten bu yana karadan Nazi ablukası uyguluyor. Filistinliler zorla evlerinden sürgün ediliyor. Middle East Eye sitesine göre bölgedeki 400 binden fazla Filistinlinin en az yarısını bilinmeyen yerlere sürgün ettiler.
Cibaliye Mülteci Kampı’ndaki 10 evi hedef alan İsrail en az 150 kişiyi öldürdü.
Sivillerin sığındığı okulları yakan İsrail, evleri yok etmek için kullanılması yasak olan onlarca füzeden oluşan halı bombaları kullandı.
Gazze’nin kuzeyinde tek faaliyette olan Kemal Advan Hastanesi’ni bastılar. Hastanede oksijen tankının hedef alınması sonucu çocuklar hayatını kaybetti.
Filistinliler açlıkla da mücadele ediyor. Deyr Belah’da yüzlerce Filistinli, çalışan tek fırından ekmek almaya çalışıyor.
BM Mülteciler Direktörü Volker Turk, “Gazze katliamlarında en karanlık dönem kuzeyde yaşanıyor” dedi.
HAN YUNUS KATLİAMI
İsrail ordusu, Gazze Şeridi’nin kuzeyinde iki evi hedef alması sonucu en az 20 Filistinli hayatını kaybetti.
İsrail, Gazze’deki Aş Şati Mülteci Kampı’nı vurdu. Burada da 9 sivil öldürüldü.
Katil İsrail, Filistin topraklarında sadece Gazze’nin kuzeyini değil Han Yunus kentindeki sivilleri de hedef altı. Saldırıda 14’ü çocuk 38 Filistinli yaşamını yitirdi, 40 kişi de yaralandı.
‘SİVİLLERİ CANLI KALKAN YAPTIK’
Siyonist İsrail rejimi 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze Şeridi’nde yaptığı katliamlarda dünyaya sürekli “Hamas, sivillerin arkasına saklanıyor” yalanını attı. Ancak İsrailli askerler bile aslında sivilleri canlı kalkan olarak kullananın kendileri olduğunu itiraf etti. Soykırımcı İsrail askerleri, Gazze’deki birliklerinin güvenliğini sağlamak için Filistinlileri, potansiyel olarak tuzaklı evlere ve tünellere girmeye zorladı. Bu uygulamayı doğrulayan bir İsrail askeri bu yöntemlerin sıkça kullanıldığını söyledi. Uluslararası hukuk, sivillerin askeri faaliyetlere kalkan olarak kullanılmasını veya zorla askeri operasyonlara katılmalarını yasaklıyor.